7. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/36306 Karar No: 2016/1468 Karar Tarihi: 27.01.2016
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/36306 Esas 2016/1468 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2015/36306 E. , 2016/1468 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Türü : İşe iade
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı ..............vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, davacının güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı ya da geçerli bir neden olmaksızın feshedildiğini iddia ederek feshin geçersizliğine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücretine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ..............vekili, davacı ile aralarında akdedilmiş bir sözleşme olmadığını, davacının işvereni olan diğer davalı şirket ile yapılan güvenlik işi hizmet alımı sözleşmesini feshettiklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Diğer davalı şirket davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davacının ................."nde güvenlik işinin ihale edildiği diğer davalı ... ......... adına güvenlik görevlisi olarak çalıştığı, bu 2 şirket arasında asıl-alt işveren ilişkisinin bulunduğu, feshin geçerli nedene dayandığının ispatlanamadığı gerekçeleriyle davacının alt işveren ... ......ne işe iadesine ve davalılar .... .... ile...................."nin işe iadenin mali sonuçlarından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. Taraflar arasında fesih tarihi itibariyle işverence otuz veya daha fazla işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı dolayısıyla davacının işgüvencesi kapsamında kalıp kalmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu"nun 18.maddesidir. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 18.maddesinin birinci fıkrasına göre iş güvencesi hükümlerinden yararlanmak için otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerinde çalışmak gerekir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre işverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan sayısı bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir. İşçi sayısına ilişkin bu hüküm nispi emredici olduğundan, daha az işçi sayısını öngören sözleşme hükümleri geçerli kabul edilmektedir. Otuz işçi sayısının belirlenmesinde fesih bildiriminin işçiye ulaştığı tarih itibariyle belirli-belirsiz süreli, tam-kısmi süreli, daimi-mevsimlik sözleşmelerle çalışan tüm işçiler dikkate alınır. Somut olayda, davalılardan alt işveren ... .........nin fesih tarihinde 30 işçisi olup olmadığı dosya içeriğinden anlaşılamamaktadır. Mahkemece, davacı bakımından iş güvencesi hükümlerinden yararlanma koşullarının oluşup oluşmadığı yönünden yukarıda açıklanan ilkeler de gözetilerek, varsa aynı iş kolunda çalışan asıl işverene bağlı alt işverenler ............ ile .......... arasında organik bağ veya birlikte istihdam olgularının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre fesih tarihinde davalı alt işveren ... .........nin Türkiye genelinde aynı iş kolunda çalışan 30 işçisi olup olmadığı tespit edilmelidir. Bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması hatalı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı ........nin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalı ...........ne iadesine, 27.01.2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.