11. Hukuk Dairesi 2014/16117 E. , 2015/1482 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/04/2014 tarih ve 2013/223-2014/80 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin bedensel ve zihinsel engelli olup annesinin vesayeti altında olduğunu, müvekkilinin kimlik fotokopilerinin kötüniyetli kişilerce ele geçirilerek davalı bankadan müvekkili adına çek hesabı açtırdıklarını, çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle müvekkilinin 3 gün polis karakolunda tutulduğunu, ... Cumhuriyet Savcılığı’nda soruşturmanın devam ettiğini, müvekkilinin mahkum olduğu bir çok davada yargılamanın iadesinin istediğini, işlemler yetişmediğinden cezaevine sevkedildiği durumlar olduğunu, bankaların güven kurumu olarak çek hesabı açarken hesap sahibinin gerçek kimliğini araştırmak zorunda olduğunu, bu olaylar nedeniyle müvekkilinin çok yıprandığını, kişilik haklarının telafi edilemeyecek derecede zarara uğradığını ileri sürerek 24.000 TL manevi, 1.000 TL maddi tazminatın zararın doğduğu tarihten işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, bu nedenle bir kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 3167 sayılı Kanun"un 2. maddesi gereğince çek hesabı açtırmak isteyenin yasaklılık ve engel durumu bulunup bulunmadığının belirlenmesinde gerekli özeni göstermek zorunda olan davalı bankanın üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirirken gerekli basiret ve özeni göstermediği, adına düzenlenen karşılıksız çekler nedeniyle davacının sosyal çevresinde zor bir durumda kalıp incindiği, gerekçesiyle 1.000 TL maddi tazminat ile 15.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verildiği kararın hüküm kısmında belirtilmiş olup, gerekçe kısmında davacının maddi tazminat talebinin ispat edilemediğinden reddine karar verildiği belirtilmiştir. Mahkemece bu şekilde kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki yaratılmıştır. HMK"nın 297. maddesi uyarınca, kararın hüküm sonucu kısmında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekmektedir. Kararın hüküm fırkası ile gerekçesi birbirine sıkı sıkıya bağlı olup, aralarında çelişki bulunmaması gerekmektedir. Mahkemece anılan yasa hükmüne aykırı olarak, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunacak şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekillinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 09/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.