Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/12130 Esas 2013/11148 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/12130
Karar No: 2013/11148
Karar Tarihi: 11.06.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/12130 Esas 2013/11148 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davada, davacı tarafından davalıya karşı itirazın iptali istenmiştir. Yapılan yargılama sonucunda hüküm kabul edilmiş, davalı tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur. Dosya incelendikten sonra, temyiz itirazlarının reddedilmesi ve hükmün onanması kararı verilmiştir. Kararın dayandığı kanıtların yasaya uygun olduğu ve temyiz itirazlarının yerinde olmadığı belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: Davada alacaklar ve icra takipleri ile ilgili olduğu için, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsiline İlişkin Kanunun 1. maddesi kararın dayandığı kanun maddesi olarak belirtilmiştir. Bu kanun kapsamında Devlete, Vilayet hususi idarelerine ve Belediyelere ait asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i alacakların takibi ile ilgili hükümler bulunmaktadır. Bu nedenle, uyuşmazlığın bu kanunun hükümlerine göre çözülmesi gerektiği vurgulanmıştır.
4. Hukuk Dairesi         2012/12130 E.  ,  2013/11148 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/09/2011 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02/03/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 11/06/2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY YAZISI

    Dava, Devlete, Vilayet hususi idarelerine (özel idare gibi) Belediyelere ait (vergi, resim, ceza tahkik ve takiplerine ait mahkeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer"i) alacaklar veya bunlarla ilgili yapılan icra takiplerinden kaynaklanan davadır.
    6183 Sayılı Amme alacaklarının tahsiline ilişkin kanununun (1) maddesine göre; Devlete, Vilayet hususi idarelerine ve Belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait mahkeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer"i alacaklar ile aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından olan alacakları ile bunların takip masraflarından kaynaklanan alacakları amme alacağı sayılır.
    Sayılan bu amme alacaklarının tahsil ve takibi ile ilgili her türlü usuli işlemler ve alınacak her türlü tedbirlerle ilgili olarak 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsiline İlişkin Kanun hükümlerinin uygulanacağı aynı kanunda açıkça düzenlenmiştir.
    6183 Sayılı Kanun"un düzenlenmesinin, sınırlı alacaklar ve sınırlı alacaklar ile ilgili yapıldığı göz önüne alındığında bu kanun özel bir düzenlemedir.
    Bir konuda özel kanun (düzenleme) olan hallerde özel kanunun uygulanacağı, genel düzenlemelerin uygulanamayacağı herkesçe bilinen hukuki bir prensiptir. Dolayısıyla yukarıda sayılan amme alacakları ile ilgili olarak hem genel hükümlerin hemde 6189 Sayılı Kanun düzenlemelerinin isteğe göre uygulanmasının kabulü mümkün değildir. Zira eğer genel hükümler uyuşmazlığı çözüyorsa; o takdirde yasaya koyucu özel olan 6183 Sayılı Kanun"u niye yasalaştırmıştır ?
    Bir konuda özel düzenleme yoksa veya özel düzenleme hükümleri uyuşmazlığı çözmeye yetmiyorsa, o takdirde genel hükümler uygulanabilir. Aksi halde genel hükümlerin özel düzenlemenin olduğu hallerde uygulanması mümkün değildir.
    O halde; davaya konu alacağın 6183 Sayılı Kanun"un (1) maddesinde sayılan amme alacaklarından olması, amme alacaklarının tahsili ve yapılacak takiplerde 6183 Sayılı Kanun Hükümlerinin uygulanacağının aynı kanunda açıkça belirtilmesi karşısında, uyuşmazlığın 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum. 11/06/2013




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.