12. Ceza Dairesi 2015/5987 E. , 2016/6228 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Kasten yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 1) Kasten yaralama suçundan; TCK"nın 86/2, 62, 58/6, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
2) Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan; TCK"nın
179/3-2, 62, 58/6, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Kasten yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, eşine karşı işlediği kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde, "kamu görevlisine karşı yerine getirdiği görevi nedeniyle silahla" ibaresine yer verilmesinin mahallinde hüküm fıkrasından çıkarılması mümkün yazım fazlalığı olduğu kabul edilmiş 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 Sayılı Kanunun 100. maddesiyle 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesinde eklenen “Devlete ait yargılama giderlerinin 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilir.” hükmü uyarınca belirli miktardaki yargılama giderlerinin Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi esası benimsenmiş ise de, incelemeye konu dosyada hükümden önce yapılan yargılama giderlerinin 16 TL olduğu anlaşılmakla birlikte kanun yollarına başvuru halinde yapılan yargılama giderlerinin de belirli koşullar altında CMK"nın 330. maddesi uyarınca sanığa yüklenmesi gerektiği dolayısıyla bu aşamada henüz yargılama giderlerinin miktarının tam olarak belirlenmediği, hükümden sonra yapılan ve tahsili gereken yargılama giderlerinin ilave edilmesi halinde miktarının terkin sınırlarını aşabileceği ve infaz aşamasında da bu hususun değerlendirilebileceğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş olup, kasten yaralama suçunda, mağdurun sanığın eşi olması nedeniyle sanık hakkında tayin edilen temel cezanın TCK"nın 86/3-a maddesi uyarınca yarı oranında artırılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sübuta ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1. TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
2. Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas alınabilecek birden fazla hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği, dosyada mevcut adli sicil kaydında bulunan ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 02.12.2008 tarihli, 2005/48 esas ve 2008/215 karar sayılı, 22.03.2012 tarihinde kesinleşen TCK"nın 157/1. maddesi gereğince hükmedilen 8.320,00 TL adli para cezasının tekerrüre esas alınabilecek en ağır cezayı içerdiğinin anlaşılmasına rağmen, tekerrür hükümleri uygulanırken bu ilam ile birlikte ...Asliye Ceza Mahkemesi"nin 23.12.2009 tarihli, 2007/370 esas ve 2009/960 karar sayılı, 09.07 2012 tarihinde kesinleşen 6136 sayılı Kanunun 13/1, TCK"nın 62, 52/2 maddeleri gereğince hükmedilen 6.000,00 TL adli para cezasına ilişkin ilamında gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, kasten yaralama suçuna ilişkin hükmün 9. bendi ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna ilişkin hükmün 8. bendinde bulunan “ ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/370, 2009/960 E.K. mahkumiyet hükmünün olması ve ” ibarelerinin çıkartılması ve kasten yaralama suçuna ilişkin hükmün 10. bendinin ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna ilişkin hükmün 9. bendinin sonuna “TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendindeki hak yoksunlukları açısından ise Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesine” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/04/2016 tarihinde oybirliyle karar verildi.