Esas No: 2020/2013
Karar No: 2022/2552
Karar Tarihi: 17.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/2013 Esas 2022/2552 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, özel belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiştir. Ancak 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun ilgili maddeleri dikkate alınmamıştır. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin kararı nedeniyle sanığın hukuki durumu yeniden değerlendirilmelidir. Suç tarihi yanlış yazılmış ve açıklanması geri bırakılan hükmün adli para cezasına çevrilmesi yanlıştır. Bu nedenlerle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK’nin 231/8, 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ve 56. maddesinin 2. ve 5. fıkraları, 1412 sayılı CMUK'nin 321 ve 326/son maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 13.05.2011 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 14.11.2012 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1) Suç tarihinden önce 10/11/2008 tarih ve 27050 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren, 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz." hükümleri karşısında, sanığın eyleminin özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu ve sanığa ön ödeme önerisinde bulunularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden “özel belgede sahtecilik” suçundan hüküm kurulması yasaya aykırı,
2) Sanığın eyleminin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçu kapsamında kaldığı görülmekle, ön ödemenin gerçekleşmemesi halinde; hükümden sonra, 16.03.2021 tarih ve 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli, 2020/81 Esas ve 2021/4 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, basit yargılama usulü yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması karşısında; sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3) Suça konu abonelik sözleşmesinin düzenlendiği tarih olan 21.12.2009 olması gereken suç tarihinin gerekçeli kararda 23.03.2010 olarak yanlış yazılması,
4) 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesi gereğince, hakkında verilen hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle tekrar ele alınan dosyada, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasına çevrilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, CMUK 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkının saklı tutulmasına 17.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.