21. Hukuk Dairesi 2015/18655 E. , 2015/20178 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
Hükmün davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, iş kazasının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, davacının geçirdiği kazanın kurum tarafından iş kazası olarak tespit edildiği gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davalı şirkette vasıfsız işçi olarak çalışan davacının 27/10/2010 tarihinde kaynak yaparken yaralandığı, söz konusu kazanın iş yerinde ve iş sırasında meydana gelen iş kazası olduğunun tespiti istemiyle bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Diğer yandan, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir.
5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde İş kazasının 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, iş kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde iş kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık İş Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceği bildirilmiştir.
Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; iş kazası nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde iş kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir.
Somut olayda, tazminata konu olay davalı işveren tarafından süresinde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmemiş ise de, bilahare Kurumun söz konusu olayı iş kazası olarak kabul etmesi, davalı işveren yönünden de olayın iş kazası olarak kabul edildiği anlamına gelmemektedir.
Yapılacak iş; olayın Kurumca iş kazası olarak kabul edildiği gözetilerek, davalı işverene davalı Kurumu hasım göstererek olayın iş kazası olmadığı yönünde dava açması için önel vermek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın, olayın bilahare Kurum tarafından iş kazası olarak kabul edilmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı şirketin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."ya iadesine
12.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.