19. Hukuk Dairesi 2018/3402 E. , 2019/3390 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülmekte olan alacak davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda verilen kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine ... BAM 17. Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf taleplerinin esastan reddine ilişkin hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalı şirket ile aralarında organik bağ bulunan dava dışı ...Petrol Ltd. Şti ile davacı arasında 12/03/2008 tarihli 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi akdedildiğini, bu şirketin dağıtım lisansının iptal olunması nedeniyle aynı organik bağ içerisinde bulunan davalı ile 01/09/2009 tarihli ve 31/12/2009 tarihli bayilik sözleşmeleri imzalandığını, ilk sözleşme tarafı olan dava dışı şirketin lisansının sona ermesi neticesinde tüm haklarının davalı firmaya temlik edildiğini ve bu nedenle davalı ile sözleşme imzaladıkları gibi bu sözleşmelerin 12/03/2008 tarihli bayilik sözleşmesinin devamı niteliğinde olduğunu, anılan ticari ilişkide müvekkili tarafından yapılan ürün alımlarında davalı tarafından kar marjının iskonto olarak faturalara yansıtılmadığını, sundukları protokolün 5/4. maddesinde kar marjının iade olunarak fatura bedelinden düşülmek suretiyle yansıtılması gerektiğini ve bu iskontonun yansıtılmadığını ve ayrıca keşide edilen faturalarda Tüpraş taban fiyatlarının esas alınmayarak bunu aşan bir fiyatlama uygulandığını ileri sürerek, ıslahla birlikte kararlaştırılan iskontonun uygulanmaması nedeniyle uğranılan zarar yönünden 135.427,85-TL ile Tüpraş fiyatlarının yanlış fatura edilmesi sebebiyle uğranılan zarar yönünden ise 10.000,00-TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile dava dışı ...Ltd. Şti. arasında imzalanan sözleşmelerden kaynaklanan hak ve yükümlülüklerin dava dışı şirketle yapmış oldukları temlik sözleşmesi gereğince davalıya devredildiğini, davacı tarafın bu temlik sözleşmesine vakıf olduğunu, şartlarını kabul ettiğini, davacı ile yapmış oldukları bayilik sözleşmesinin, dava dışı şirket ile yaptıkları sözleşmeden bağımsız olduğunu, davacının aldığı ürünlere ilişkin müvekkilinin düzenlediği faturaların tebliğ olunduğunu ve defterlerine işlendiği halde yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğini, protokolün 5. maddesinde satış koşullarının yeniden belirlenebileceğinin kararlaştırıldığı gibi, 31/12/2009 tarihli sözleşmenin 7. maddesi gereğince de ürünlerin satış şartlarının davalı tarafça serbest olarak belirlenebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davacının sözleşmelerden kaynaklanan iskonto bedelinin faturalara yansıtılmamasından doğan ve iskonto noksanlıklarından kaynaklanan alacağının bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak bu yöndeki davanın kabulüne, davalı tarafça Tüpraş fiyatlarının yanlış fatura edilmesi sebebiyle uğranılan zararın tazminine yönelik 10.00,00-TL "nin tahsili için açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, taraflar arasında imzalanan 31/12/2009 tarihli bayilik sözleşmesi ile her iki tarafın da kabulünde bulunan ve üzerinde tarih bulunmayan protokolun 5.maddesinde kararlaştırılan oranlar da ele alınarak mahkemenin de kabul ettiği değerlere usulünce ulaşıldığı, istinafa konu edilen kararda hükmolunan iskonto alacağının mahkemesince taraflarca inkar olunmayan protokolün 5.maddesindeki usuller çerçevesinde belirlendiği, buna göre davalı tarafın sözleşme hükmü gereğince iskonto uygulamasının gerekli olup, bu oranlar üzerinde uygulandığı takdirde davacının faturalarına yansıtılmayan 135.427,85-TL iskonto bedeli alacağının oluştuğu, taban fiyatları belirleyen kurum olan EPDK"dan celp olunan dönem içindeki tavan fiyat belirlemesinin de davalının satışlarının bu kurumca belirlenen tavan fiyatlarının altında kaldığından aşkın fiyat uygulamasının söz konusu olmayıp, varılan bu sonuca etkili bulunmadığı, ileri sürülen bu hususların bilirkişi kurulunca usulünce değerlendirilip rapor ve ek raporların denetlenebilir ve karar vermeye elverişli olduğu, sözleşmenin diğer maddelerinde davalı tarafça ileri sürülen düzenlemelerin açıkça bu iskonto bedelini düzenleyen protokolün 5.maddesinin ortadan kaldırır nitelikte bulunmadığı anlaşılmış olmakla, dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve HMK"nın 355. maddesi gereği kararda kamu düzenine aykırılık bulunmamasına göre, davalının yerinde görülmeyen bütün istinaf başvuru sebeplerinin HMK"nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.