Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/15181
Karar No: 2019/77
Karar Tarihi: 07.01.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/15181 Esas 2019/77 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Aslıye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir ecrimisil davası reddedilmiştir. Davanın konusu 2748 ada 29 parsel sayılı taşınmazda bulunan hisselerin kullanımı nedeniyle ödenmesi gereken ecrimisil tutarıdır. Davacı taraf, taşınmazdaki hisselerin sahiplerinin bilinmediğini ve tapu kaydında kayyım tayin edildiğini öne sürmüştür. Davalılar ise taşınmazın yıllardır kira yoluyla kullanıldığını, ecrimisil talebinin zaman aşımına uğradığını ve dava açılamayan ölü şahıs hakkında dava açıldığını savunmuşlardır. Mahkeme, davanın asıl ve birleşen kısmının zamanaşımı nedeniyle reddine, diğer davalılar hakkındaki talebin kabulüne ve ilgili miktara faizi ile birlikte tahsil edilmesine karar vermiştir. Daha sonra yapılan temyiz başvurusu sonucunda Yargıtay, asıl ve birleşen davanın zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi kararını bozmuştur. Kararda, dava dilekçesinin verildiği tarihte zamanaşımının kesildiği, belirlenen tarihler arasındaki ecrimisil tutarının belirlenmesi gerektiği ve harcın alındığı tarihin dava açılış tarihi kabul edilmesiyle ilgili hatalar yapıldığı belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak 6100 Sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK'un 428. ve 440/1. maddeleri gösterilmiştir.
8. Hukuk Dairesi         2018/15181 E.  ,  2019/77 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl ve birleşen davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K... A R A R


    Davacı vekili, dava konusu 2748 ada 29 parsel sayılı taşınmazda 88/288 hisse malikleri olan.... adlı kişilerin bilinmediğinden bahisle ... Defterdarının kayyım tayin edildiğini,yapılan tahkikatta taşınmazın ... ve...... kullanımında olduğunun tespit edildiğini, 31.01.2005 tarihinde ihbarname gönderildiğini, fakat ödemenin yapılmadığını, bu nedenle 01.01.2000 tarihinden 31.12.2005 tarihine kadar toplam 28980TL ecrimisilin davalılardan faizi ile tahsilini talep etmiştir.
    Davalı...... vekili; dava konusu taşınmazın 1964 yılından beri ... kullanımında olduğunu, davalının dava konusu taşınmazı ...’den kiraladığını, ...’in vefatından sonra da ...’in eşi olan Zabita ....’e kira ödediğini, ...’in de mirasçısı olmadığını, husumetten davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Asıl dava ... ve......’e karşı açılmış olup dava açılmadan önce ...’in vefat etmiş olması nedeniyle davacı vekili tarafından ... mirasçılarına ve......’e karşı yeni bir dava açılmış olup iş bu dava ile birleştirilmiştir.
    Birleşen dosyadaki bir kısım davalılar Gülselin Şiringil, Zabita Şakarer ve İlyas Şakarer"in vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde; muris ..."in dava konusu taşınmazda 186/288 hissesi olduğunu, mirasçılarının 09.02.2007 tarihinde intikal işlemini yaptırdıklarını, 1980 yılından beri dava konusu taşınmazın kardeş ve oğul olan ... tarafından 11.06.2004 tarihinde ölene kadar kullanıldığını, onun ölümünden sonra da eşi...... tarafından kullanıldığını, davalıların ve murislerinin haksız kullanımlarının olmadığını, ecrimisilin dava tarihinden geriye son 5 yıl için istenebileceğini, talebin zamanaşımına uğradığını, ayrıca kayyımın 30.11.2004 tarihinde atandığını ve bu tarihten öncesi için ecrimisil isteyemeyeceğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalılar ... ve ...; davayı kabul etmediklerini dedeleri ...’in 07.05.2006 tarihinde vefat ettiğini, vefatından önceki bedellerin davalılardan talep edilemeyeceğini, anneleri .’in dükkanda kiracı olduğunu ve kirayı da babaanneleri Zabita Şakarer’e ödediğini davanın reddinin gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece; ilk kararda asıl dava yönünden davalı ..."in dava açılmadan önce ölmüş olması nedeniyle ölü şahıs hakkında dava açılamayacağından davanın reddine, davalılardan...... dava konusu yerde kiracı konumunda bulunduğundan kendisine husumet tevcih edilemeyeceğinden bu davalı hakkında açılan davanın reddine, birleşen dava yönünden davalılardan...... dava konusu yerde kiracı konumunda bulunduğundan kendisine husumet tevcih edilemeyeceğinden bu davalı hakkında açılan davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın 27159 TL üzerinden kabulüne, bu miktara işgale başladığı tarihten itibaren yasal kademeli faizi ile birlikte davalılardan hisseleri oranında tahsiline fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 22.05.2012 tarih 2012/5323 Esas ve 2012/12965 Karar sayılı ilamıyla davacı tarafından dava açılırken yargı harçları yatırılmadığından harçların yatırılması konusunda önel verilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi, kabule göre de; bir kısım davalılar zamanaşımı definde bulunduğundan Mahkemece bu hususun da tartışılıp değerlendirilerek faize dönem sonu (tahakkuk tarihi) itibariyle hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş olup davacı tarafça dava açılırken yatırılması gerekli harçlar yatırılmış olup bunun üzerine mahkemece davanın açılış tarihinin harcın yatırıldığı tarih olduğu, bu durumda dava tarihinin 24.12.2012 olarak kabul edilmesi gerektiği, davalı yanca zamanaşımı definde bulunulduğu, dava ile 01.01.2000 - 31.12.2005 arasında geçen süre için tazminat talep edildiğinden zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından karar süresinde temyiz edilmiştir.
    Dava; ecrimisil istemine ilişkindir.
    Dava 28.07.2008 tarihinde açılmış olup..., Nişan Bakyan, Hırant ve Haykozan adlı kişilerin kayyımı olan defterdar tarafından harca esas değer 28980TL olarak gösterilmiştir. Ne var ki; Mahkemece peşin ve başvuru harcı alınmaksızın dava dilekçesi esasa kaydedilmiştir. Sonradan Mahkemece verilen süre ve imkan üzerine davacı kayyım tarafından harç tamamlanmıştır. Zamanaşımı; dava dilekçesinin mahkemeye verildiği tarihte kesilir. Somut olayda da dava dilekçesi 28.07.2008 tarihinde verilmiş olup zamanaşımı bu tarihte kesilmiştir. Davacının talebi 01.05.2000-31.12.2005 tarihleri arasındaki ecrimisil istemine ilişkin olduğuna göre bir kısım davalılarca süresinde ileri sürülen zamanaşımı defi göz önüne alınırken dava dilekçesindeki talep aralığına da dikkat edilmek suretiyle davanın açılış tarihi olarak kabul edilen 28.07.2008 tarihinden geriye dönük 5 yıllık ecrimisilin belirlenmesi ve buna göre asıl ve birleşen davalar hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçelerle hataya düşülerek mahkemenin hatasından kaynaklanan eksikliğin davacıya yüklenmek suretiyle harcın alındığı tarihin dava açılış tarihi sayılarak zamanaşımı definde kimlerin bulunduğunun ayrımı dahi yapılmaksızın davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 Sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca usul ve yasaya aykırı kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK"un 440/1. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 07.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi