Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/1798 Esas 2013/2995 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1798
Karar No: 2013/2995
Karar Tarihi: 07.05.2013

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/1798 Esas 2013/2995 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2013/1798 E.  ,  2013/2995 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı kooperatif yönetim kurulunun davacının aidat borcunu ödemediği gerekçesiyle kooperatif üyeliğinden ihracına karar verdiğini, sadece bir kez ihtarname gönderildiğini ve kanunda belirtilen süreler beklenmeden ihraç edildiğini, ihraç kararının tebliğ edilmediğini ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın üç aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, ihraç kararının sadece aidatların ödenmemesinden kaynaklanmadığını ayrıca davacının aracı ile çalışmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya gönderilen ihtarda borç miktarının açıkça belirtilmediği, ayrıca ihraç kararının da yöntemince tebliğ edilmediği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı ,davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun .../.... maddesine dayalı olarak ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, verilen karar HUMK 388/son ve 389. maddeleri ile HMK 297/.... maddesine uygun düşmemektedir. Zira, HMK"nun 297/.... maddesi "Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermesi gerekmektedir." hükmünü içermektedir. Mahkeme tarafından sadece "davanın kabulüne" denilmek suretiyle hüküm fıkrası oluşturulmuş, bu kararda hangi yönetim kurulu veya genel kurul kararının iptal edildiği hususunda gerekçe ve hüküm bölümünde bir açıklama yapılmamıştır. Hükmün bu haliyle uygulamada tereddüt uyandıracağı kuşkusuzdur. Bu nedenle, yukarıda açıklanan yasa maddesi doğrultusunda uygulamada tereddüt oluşturmayacak, açık ve anlaşılır şekilde hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.