19. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/1121 Karar No: 2019/3386 Karar Tarihi: 22.05.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/1121 Esas 2019/3386 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı ile davacının arasında ticari bir ilişki vardır ve davalıdan cari hesap alacağı bulunmaktadır. Davacı, alacağı tahsil etmek için başlattığı takibe davalının haksız olarak kısmi itirazda bulunduğunu iddia ederek kısmi itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı ise, uyuşmazlık sebebi olan bir kısım faturaların olduğunu ve takip sırasında davalı kayıtlarına göre borçlu göründüğü tutarın ödendiğini savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkeme, taraflar arasında dosyaya sunulan yazılı bir sözleşme olmadığı, davacı tarafından kendi defterlerinde kayıtlı olan faturaların bedelinin davacının talep ettiği alacağından mahsup edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve takibin devamına hükmetmiştir. Karar, davalı vekilince temyiz edilmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise Türk Ticaret Kanunu'nun ilgili maddeleri ve İcra ve İflas Kanunu'nun ilgili hükümleri uygulanmıştır.
19. Hukuk Dairesi 2019/1121 E. , 2019/3386 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, bu ilişki nedeniyle davacının davalıdan cari hesap alacağının bulunduğunu, alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının haksız olarak kısmi itirazda bulunduğunu ileri sürerek kısmi itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında uyuşmazlık sebebi olan bir kısım faturalar olduğunu, davalının kendi kayıtlarına göre borçlu göründüğü 1.033,68 TL’nin takip sırasında ödendiğini savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasında dosyaya sunulan yazılı bir sözleşme olmadığı, davacı tarafından kendi defterlerinde kayıtlı olan 1.240,41 TL bedelli üç adet faturaya konu ürünlerin davalıya teslim edildiğine dair davalı defterinde kayıt olmadığı, bu faturaların bedelinin davacının talep ettiği alacağından mahsup edilmesi gerektiği, davalının kendi defterinde kayıtlı olan toplam 6.753,26 TL"lik 7 adet faturanın davacıya gönderildiğinin ispatlanamadığı, bu faturaların davacı defterinde de kayıtlı olmadığı, 7 adet fatura bedeli yönünden davacı alacağından mahsup gerektiği savunmasının ispatlanamadığı, dava konusu alacağın likit olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile takibin 6.868,42 TL yönünden devamına, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.