4. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/8401 Karar No: 2013/11050 Karar Tarihi: 10.06.2013
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/8401 Esas 2013/11050 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar, davalıya karşı manevi tazminat davası açmışlar, ancak mahkeme davanın husumet yokluğundan reddetmiştir. Davacılar vekili bu kararı temyiz etmiş, ancak Yargıtay kararı onamıştır. Kararda belirtildiği gibi, memurların ve kamu görevlilerinin kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan kaynaklanan tazminat davaları idare aleyhine açılabilir, ancak hizmet kusurundan kaynaklanmış eylemlerle sınırlıdır. Kamu görevlisinin haksız eylemlerde bu güvenceden yararlanma hakkı yoktur. Kararda atıfta bulunulan kanun maddeleri 657 sayılı Devlet Memurları Yasası'nın 13/1. maddesi ve Anayasa'nın 129/5. maddesidir.
4. Hukuk Dairesi 2013/8401 E. , 2013/11050 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ....... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/11/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın husumet yokluğundan reddine dair verilen 18/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 10/06/2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi. Anayasa’nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 13/1. maddesi gereğince memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen biçim ve koşullara uygun olarak idare aleyhine açılabilir. İdare aleyhine böyle bir davanın açılabilmesi, hizmet kusurundan kaynaklanmış, idari işlem ve eylem niteliğini yitirmemiş davranışlar ile sınırlıdır. Kamu görevlisinin, özellikle haksız eylemlerde, Anayasa ve özel yasalardaki bu güvenceden yararlanma olanağı bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde belirtilen maddi olgulardan davalının salt kişisel kusuruna dayanıldığının anlaşılması karşısında öncelikle bu iddia doğrultusunda delillerin toplanıp değerlendirilerek sonuca varılması gerekir. Açıklanan nedenlerle çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum. 10/06/2013