
Esas No: 2019/8062
Karar No: 2022/1872
Karar Tarihi: 22.02.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/8062 Esas 2022/1872 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi, bir kişinin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurması suçundan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulamış ancak tedbir kararının usulsüz tebliğ edildiği için mahkumiyet hükmü hukuki değerden yoksun bulunmuştur. Kararda, uyuşturucu suçlarına ilişkin tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerinin durma kararı niteliğinde olduğu ve itiraza tabi olduğu belirtilerek dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na iade edilmiştir. Kanun maddeleri ise Tebligat Kanunu'nun 10. ve 21/2. maddeleri, TCK'nın 191. maddesi (2. fıkra) ve 6217 sayılı Kanun'un 20. maddesidir.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL 28. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine göre tebligatın, öncelikle muhatabın beyan ettiği, en son adrese yapılması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilip, bu adrese tebligatın yapılması gerekir.
Sanığın yokluğunda verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin gerekçeli kararın, sanığın 01/09/2013 tarihli yakalama duruşmasında ikamet adresi olarak bildirdiği “...” adresi yerine, doğrudan MERNİS adresi olan "..." adresinde Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu anlaşıldığından, tedbir kararının kesinleşmediği ve bu karara bağlı 20/10/2015 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu, sanığın yaptığı itirazın, 28/11/2013 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin karara yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup itiraza tabi olması nedeniyle, CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 22/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.