Esas No: 2019/7353
Karar No: 2022/2646
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/7353 Esas 2022/2646 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir sanığın özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmünü bozdu. Mahkeme, sanığın savunma hakkının kısıtlanmasına ve hüküm verilirken yüzüne karşı bulundurulmamasına ve Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçundan mahkumiyet hükmünün yasaya aykırı olduğuna karar verdi. Anayasa Mahkemesi'nin geçici 5. maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtildi. Kararda, Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. ve 63. maddeleri ile TCK'nin 7. maddesi de detaylı bir şekilde açıklanmalıdır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkûmiyet
1) Hüküm tarihinde, davanın görüldüğü yer mahkemesinin yargı çevresi dışında Bursa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olduğu anlaşılan sanığın duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün tefhim olunduğu oturumda hazır bulundurulması veya SEGBİS yolu ile duruşmaya katılması sağlanıp, yüzüne karşı hüküm verilmesi gerektiği gözetilmeden, yokluğunda yargılamaya devam edilip karar verilmek suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 193 ve 196. maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2) Suç tarihinden önce 10.11.2008 tarih ve 27050 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun’un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan, aynı Kanun’un 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri ile TCK'nin 7. maddesi karşısında; sanığın eyleminin özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçunu oluşturduğu ve sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, “özel belgede sahtecilik” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması yasaya aykırı,
3) Sanığın eyleminin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırılık suçu kapsamında kaldığı görülmekle ön ödemenin gerçekleşmemesi halinde; hükümden sonra, 16.03.2021 tarih ve 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarihli 2020/81 Esas ve 2021/4 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunu’nun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, basit yargılama usulü yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması karşısında, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.