Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2479
Karar No: 2013/2965
Karar Tarihi: 06.05.2013

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/2479 Esas 2013/2965 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2013/2479 E.  ,  2013/2965 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit, istirdat ve senet iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatiften ....06.2006 tarihinde toplam ....000,00 TL"lik kredi kullandığını, bu krediyi taksitler halinde ödemek üzere davalıya dört adet senet verdiğini, müvekkilinin birinci ve ikinci taksitleri ....070,00 TL ve ....000,00 TL olarak ödediğini, sonraki ... ve .... taksidi maddi sıkıntılar nedeniyle ödeyemediğini, davalının ... ... Müdürlüğü"nün 2008/213 Esas sayılı dosyasından ....04.2008 tarihinde henüz .... taksitinin ödeme günü gelmeden .... taksit miktarını da hesaba katarak ....535,... TL"lik ... takibi başlattığını, davacı vekiline aldığı makbuzlar karşılığında borca mahsuben elden ....210,00 TL ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemelerin ... dosyasına bilidirilmediğini, borcun kalan kısmının ise kefillerden tahsil edilmek suretiyle halen ödendiğini, ... ve .... taksitlerin tahsili maksadıyla başlatılan 2008/213 Esas sayılı dosya derdestken davalının bu kez ... ... Müdürlüğü"nün 2008/340 Esas sayılı dosyasıyla aynı borcun .... taksidinin tahsili için ....07.2008 tarihinde kötüniyetli olarak bir kez daha takip başlattığını, bu dosyadaki borcun da kefillerden tahsili yoluyla ödenmeye devam edildiğini, davalının .... taksit için kötüniyetli olarak ikinci kez takip yaptığını ileri sürerek, borç miktarının yeniden hesaplanarak yapılan ödemeler nedeniyle borçlu olunmadığının tespitini, yapılan fazla ödemelere bankalarca uygulanan en yüksek faiz uygulanarak iadesini, kredi sözleşmesine dayanılarak verilen dört adet senedin iptalini, haksız ve kötüniyetli takip nedeniyle davalının %40 üzerinden kötüniyet tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; takiplere konu borç aynı borç olsa da senetlerin ayrı senetler olduğu, davacının dava tarihi itibari ile davalıya borcunun bulunduğu, davacının iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, menfi tespit, istirdat ve senet iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporuna göre, davacının davalıya borcu bulunduğu, iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Davacı tarafça davalı kooperatiften ....000,00 TL"lik kredi kullanıldığı, bu krediye karşılık davalıya dört adet senet verildiği ve senetlerin ikisinin ödendiği, diğer iki senedin maddi nedenlerle zamanında ödenemediği, dördüncü senedin vadesi gelmeden üçüncü senetle birlikte takibe konulduğu, bu takip derdestken dördüncü senet için mükerrer takip yapıldığı, alacaklı vekiline elden yapılan ödemelerin takipte dikkate alınmadığı iddia edilmiştir.
    Bu durumda mahkemece, davalı kooperatiften kredi sözleşmesi ve buna ilişkin tüm belgeler, davacıdan varsa ödeyerek geri aldığı senet asılları istenip, davalı kooperatifin defter, kayıt ve belgeleri, gerekirse banka kayıtları üzerinde kooperatif konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak davacının ne kadar kredi kullandığı, banka aracılığı ile ve makbuz karşılığı yapmış olduğu ödemeler değerlendirilip, davacının mükerrer takip yapıldığı iddiaları karşısında ... ... Müdürlüğü"nün 2008/213 ve 2008/340 Esas sayılı takip dosyaları ve dayanakları incelenip takiplerin mükerrer olup olmadığı hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sözleşme ve kooperatif kayıtları incelenmeden, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Öte yandan, mahkemece karar verildikten sonra temyiz aşamasında; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu yürürlüğe girmiş olup, Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki 6101 sayılı Kanunu"nun .... maddesinde aynen "Türk Borçlar Kanunu"nun kamu düzenine ve genel ahlâka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76., faize ilişkin 88., temerrüt faizine ilişkin 120. ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138. maddesi görülmekte olan davalarda da uygulanır. " hükmüne yer verilmiştir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 88. maddesinin "Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamaz." hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de aynen; "Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur." düzenlemesine yer verilmiştir.
    Bu durumda, mahkemece, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren anılan yasal düzenlemeler bu açıklamalar çerçevesinde somut olay bakımından değerlendirilerek, işlemiş ve işleyecek temerrüt faizi oranı ve miktarı bakımından, gerektiğinde bilirkişiden denetime elverişli bir rapor alınmak ve sonucuna göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
    Diğer yandan, karar ve ilam harcı, maktu ve nispi olmak üzere iki çeşittir. (492 Sayılı Kanun m....,...). Bu anlamda davanın maktu veya nispi harca tabi olup olmaması, kural olarak dava konusunun para ile değerlendirilebilir olup olmamasına göre değişmektedir. Nispi harç, konusu belli bir değerle (para veya yara ile değerlendirilebilen bir şey) ilgili davalarda, hüküm altına alınan değer üzerinden tarifedeki belli nisbete göre alınan harçtır (... Sayılı Tarife, madde III/...-a). Maktu harç ise, konusu belli bir değerle tespit edilemeyen davalarda ve davanın reddine ilişkin kararlardan alınan harçtır (... Sayılı Tarife, madde III/...-a). ... ... Müdürlüğü"nün 2008/340 E. sayılı dosyası ile takibe konu borcun mükerrer talep edildiği belirtilip senet iptali talep edilmiş ve ....000,00 TL üzerinden dava açılmıştır. Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince eksik harç tamamlanmadan müteakip işlemlerin yapılamayacağından mahkemece, harcın ikmali için aynı Kanun"un .... maddesi uyarınca süre verilmesi, davaya konu senet iptali talebi yönünden, re"sen eksik harç tamamlatılarak, yargılamaya devam edilmesi gerekirken, eksik nispi harçla davanın yürütülüp karar verilmesi de doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 06.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi