Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19047
Karar No: 2017/5592
Karar Tarihi: 16.5.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19047 Esas 2017/5592 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/19047 E.  ,  2017/5592 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin davalı bankanın ... Şubesi"nden konut kredisi kullanarak konut satın aldığını, kredi sözleşmesi doğrultusunda krediyi teminatlandırmak için muris lehine 19/02/2010 tarihinde hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini, murisin 09/03/2011 tarihinde vefat ettiğini, müvekkillerinin başvurusu üzerine ilgili kurumun poliçenin 19/02/2011 tarihinde sona erdiği gerekçesiyle ödemeyi reddettiğini, bankanın kredi sözleşmesinin 11. ve 12. maddeleri uyarınca üstlendiği yükümlülüklerini yerine getirmeyerek müvekkillerinin zarar görmesine neden olduğunu, bakiye konut kredi borcunun 214.167 TL olduğunu ve müvekkillerinin halen bu borcu ödemeye devam ettiklerini beyanla, davalı bankanın kusuru nedeniyle müvekkillerinin uğradığı şimdilik 10.000 TL zararın 31/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle talebini 215.167 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında akdedilen Kredi ... ... Sözleşmesi"nin 4. maddesi uyarınca sigortanın her yıl yenilenmek kaydı ile kredi süresi boyunca yenilenebileceğini, poliçede primin yıllık olarak belirlendiğini, hayat sigortasının bir yıl için yapıldığını, hayat sigortasının kredinin tüm ödeme planını kapsamadığını, bunun için her yıl prim ödemek ve yenilenmesini talep etmek gerektiğini, bu nedenle de kredi çeken şahsın talebinin gerektiğini, müvekkili
    bankanın talep edilmeden kendiliğinden hayat sigortasını yenilemek gibi bir sorumluluğunun olmadığını, bu sigortanın ihtiyari olduğunu, kredi sözleşmesinin 12. maddesi uyarınca zorunlu nitelikte olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın ıslahlı haliyle kabulü ile; 215.167.-TL"nin 04/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava konut kredi sözleşmesi nedeniyle yapılan hayat ... sözleşmesinin yenilenmemesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Somut olayda uyuşmazlık; birinci yıl için murise hayat sigortası yaptıran davalı bankanın, müteakip yıllar için bunu yaptırması gerekip gerekmediği ve sözleşme hükümleri uyarınca davalının kusuru bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Davalı banka ile davacıların murisi Songül arasında 19.2.2010 tarihli, 60 ay vadeli, 250.000 TL bedelli tüketici kredisi sözleşmesi imzalanmış, sigortalı muris için vakıf emeklilik grup ... sertifikası ile 1.250 TL primli, 250.000 TL vefat teminatlı hayat sigortası yaptırılmış, poliçe başlangıç tarihi olarak 19.2.2010 tarihi gösterilmiş, poliçe bitiş tarihi boş bırakılmış, sigortalı muris Songül 9.3.2011 tarihinde vefat etmiştir.
    Davalı banka ile davacıların murisi Songül arasında imzalanan sabit faizli konut finansmanı sözleşme öncesi bilgi formunda ‘‘... sigortası ve konut paket sigortası yapılması isteğe bağlı sigortalar olup, tüketici talep etmedikçe yaptırılması zorunlu değildir.’’ ve aynı formun ... başlıklı 12. maddesinde ‘‘...Kredi hayat sigortası: Borçlunun eceliyle vefatı durumunda (intihar dışında) yasal mirasçılar ile kefillerin mağduriyetini önlemek amacıyla kendi riskine karşılık yapılan sigortadır. Kredi kullandırım aşamasında ilk yıl için ..., konut paket ve hayat sigortalarının yaptırılması hali, söz konusu sigortaların banka ile müşteri arasında varılan karşılıklı mutabakat sonucu yaptırıldığı ve kredi vadesi süresince her yıl yenileneceği anlamını taşıyacaktır.’’ düzenlemeleri yer almaktadır.
    Mahkemece aldırılan bilirkişi raporu kredi sözleşmesi olmadan dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre
    düzenlenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda sertifikada süre belirtilmediğinden davalı bankanın dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinden ağır kusurlu olduğu, ... her yıl yenilenecek denmiş olmakla birlikte sertifikada sürenin belirtilmemiş olması nedeniyle sertifikanın bir defada ve kredi süresini tümüyle kapsayacak şekilde yapılmış olduğu, ... Sigortası Hazine Müsteşarlığı"nın 17/01/2009 tarih ve 27113 sayılı Resmi Gazete’de yayınladığı Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliği’nin 6. maddesinin 2. fıkrasına göre ve taraflar arasındaki sözleşme uyarınca ihtiyari sigortalarda kredi süresi içerisinde yenileme sorumluluğunun kredi kullanana, yenilemeye ilişkin bildirim yapma ve bilgilendirme sorumluluğunun ise kredi kuruluşuna ait olduğu belirtilmiş, mahkemece aynı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dairemizce geri çevirme yolu ile dosya arasına aldırılan davalı banka ile davacıların murisi Songül arasında imzalanan sabit faizli konut finansmanı kredi sözleşmesinin ... başlıklı 28. maddesinde ‘‘Banka; masrafları müşteriye ait olmak üzere teminat olarak gösterilen taşınmazın brüt inşaat alanı metrekaresi üzerinden inşaat bütün riskler (all risk) sigortasını, konut tamamlandıktan sonra her yıl zorunlu deprem ve konut paket sigortasını yaptırmaya, bu sözleşme esasları içerisinde tesis edilmesi ve verilmesi gerekli bütün teminatları yangına, hırsızlığa, nakliye rizikolarına ve gerekli göreceği diğer her türlü rizikolara karşı banka lehine olarak taraflarca mutabık kalınan bir ... şirketine ... ettirmeye, müddeti biten sigortaları yenilemeye ve ayrıca yine banka lehine olarak müşteriye kredi hayat sigortası yapmaya yetkilidir... Müşteri, sigortadan tahsil edilen bedel borcu karşılamadığı takdirde kalan miktar için talep tarihinden itibaren 15 gün içinde bankaca kabul edilecek yeni teminat vermeyi ve/veya kalan borç miktarını def’aten ödemeyi ve sonradan ortaya çıkabilecek risk ağırlaştırıcı durumları sigortanın bu koşullarda yeniden tanzim edilmesini teminen derhal bankaya bildirmek zorunda olup; sigortanın her sene yenileneceğini ve ... bedelinin tarafından bankaya ödenmemesi halinde tüm borcun muaccel hale geleceğini kabul ve taahhüt eder. Müşteri bu sözleşme nedeniyle yapılacak her türlü sigortadan tahakkuk edecek, ücret ve tüm giderlerin tamamen kendisine ait olduğunu, ödeme tarihinde/tarihlerinde ... prim borcunu eksiksiz olarak
    ödeyeceğini, aynı zamanda bankanın sigortayı yaptırarak, ... poliçesini tanzim ettirmeye ve primi ödemeye yetkili olduğunu, bu sigortaların yapılmasının yalnız ve tamamı ile bankanın takdirine bağlı olduğunu, yapılmamasından dolayı bankaya hiçbir sorumluluk yüklenmeyeceğini kabul ve taahhüt eder... ’’ düzenlemeleri yer almaktadır.
    Davalı bankanın 6762 sayılı mülga TTK’nın 1321. maddesi anlamında menfaat sahibi olduğu tartışmasızdır. Davalı bankanın kredi borçlusunun hayat sigortası yapılmasındaki asıl amacının kredi borcunun teminat altına alınması olduğu muhakkaktır. Belli bir prim ödeme borcu getirmekle birlikte, hayat sigortası kapsamına alınmasında sigortalının da bir menfaatinin olduğu açıktır. Böyle bir uyuşmazlıkta öncelikle sözleşmeyle hangi tarafa veya taraflara hangi yükümlülüklerin getirildiği üzerinde önemle durulmalıdır. Bu durumda mahkemece davalı bankanın hayat ... sözleşmesini ertesi yıl yenileme yükümlülüğü bulunup bulunmadığı yönetmelik hükümleriyle birlikte kredi sözleşme hükümleri çerçevesinde tartışılarak sonucuna göre tarafların kusurları olup olmadığı gözönüne alınarak hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16.5.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi