Hükmün, davalı Kurum Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Kararın, Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 388 ve 389. Maddelerinde tanımlanan unsurları taşıması ve “iki tarafa tahmil ve bahşedilen haklar şüphe ve tereddüdü mucip olmayacak surette gayet sarih ve açık yazılması” yönündeki hükümlerinin kararın yazımında dikkate alınması gerekir. Hüküm fıkrasında, her bir davacıya maledilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, çalışmanın geçtiği işyeri, prim gün sayısı ve sigorta primine esas kazançlar ayrı ayrı belirtilerek karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde davacılara maledilen toplam prim gün sayıları belirtilerek karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.