Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22515
Karar No: 2017/5585
Karar Tarihi: 16.05.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/22515 Esas 2017/5585 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/22515 E.  ,  2017/5585 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davalıların sürücüsü, maliki, ihtiyari ve zorunlu trafik sigortacıları olduğu aracın kusurlu olarak yaya murise çarpması sonucu murisin vefat ettiğini, davacı ...’nin murisin eşi, diğer davacıların murisin evlatları olduğunu, murisin ağır vasıta şoförü olarak bir firmada tırla şehirlerarası nakliye işi yaptığını, bu işyerinden aylık 1.500 TL elde ettiğini, hafta sonu tatili, yıllık izinlerde ise kardeşinin işyerinde şoför olarak nakliye işi yapıp günlük 100-150 TL kazandığını, aylık kazancının toplamda 2.500 TL’yi bulduğunu, reşit oğul davacı ...’in asgari ücretle çalışıp maddi olarak sıkıştıkça muris babasından para yardımı aldığını, reşit oğul davacı ...’ın asgari ücretle çalışıp düğün hazırlıkları için muris babası yardım edeceğini, tüm müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını, elem çektiğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla tüm davacılar için toplam 5.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile her bir davacı için 15.000’er TL manevi tazminatın (davalı ... şirketleri manevi tazminattan sorumlu değil) kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesinde dava dilekçesinde maddi tazminatın 100 TL’sinin davacı ..., 100 TL’sinin davacı ..., 4.800 TL’sinin davacı eş Hatice için talep edildiğini açıklayarak, davacı eş Hatice bakımından maddi tazminat talebini 21.855,75 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalı ... 27 Turizm Taşımacılık Otomotiv Gıda Tekstil İnş. San. Ltd. Şti. vekili, aracın kaza tarihinden önce 853 günlüğüne, sürücüsüz olarak ...’ya kiralandığını, kazanın ilgili idarenin personelinin görevini ifası sırasında meydana geldiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., kusuru olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı .... vekili, müvekkilinin yapmış olduğu araştırmada herhangi bir zorunlu trafik ... poliçesine rastlanmadığını, müvekkilinin sigortalısının kusuru oranında ve azami poliçe limiti ile sorumlu olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... ... A.Ş. vekili, dava konusu talebin zorunlu trafik ... poliçesi limitleri dahilinde kaldığını, müvekkilinin ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, A- Davacının davasının davalılardan ... 27 Turz. Taş. Ltd. Şti. yönünden bu davalının davada davalı olma sıfatı (pasif dava ehliyeti) husumet bulunmadığından reddine, B-Davacının davalı ... Sig. A.Ş hakkındaki davasının sabit olmadığından reddine, C-Davacılardan ... ve ..."in destekten yoksunluğa ilişkin maddi tazminat taleplerinin sabit olmadığından reddine, 2-davacılardan ..."in destek tazminatına ilişkin talebinin kabulü ile, 21.855,75 TL"nin ... Sig. A.Ş yönünden (... şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) dava tarihi olan 17/04/2013 tarihinden itibaren, davalı ... yönünden ise kaza tarihi olan 07/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bu davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 3- Davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile; her bir davacı için 3.000,00.-TL"şerden olmak üzere toplam 15.000,00.-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 07/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."tan tahsili ile davacılara verilmesine, fazla istemlerin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    1086 sayılı HUMK"nın 388 ve 389. maddeleri ile 6100 sayılı HMK"nın karşılık 297/1-2. maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır,
    çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de sonucu ile tam bir uyum içinde ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
    ..."ın hukuka uygunluk denetimi yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hüküm bulunması gerektiği açıktır.
    Mahkemece, gerekçe kısmında; "her bir davacı için 5.000,00 TL"den toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın hüküm altına alınması, fazla manevi tazminat isteminin reddine," denilmesine rağmen, kısa karar ve hüküm fıkrasında "davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile; her bir davacı için 3.000,00 TL"şerden olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 07/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."tan tahsili ile davacılara verilmesine, fazla istemlerin reddine" karar verilmiştir. Mahkemece dosyadan el çektikten sonra davacılar vekilinin talebi üzerine 8.7.2014 tarihinde tashih şerhi ile "davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile; her bir davacı için 3.000,00"er TL"den olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın" şeklinde cümle kurulmuş ise de, davacıların 3 kişi olduğu, dolayısıyla her bir davacı için 5.000,00 TL denilmesi gerekirken "5" yerine "3" tuşuna sehven basıldığı, bunun açık yazı ve hesap hatası olduğu, bu hususun HMK’nun 304 maddesi gereğince resen düzeltilmesi mümkün olduğu gibi, davacı vekili de 30.6.2014 tarihli havaleli dilekçesiyle talepte bulunduğundan, hükmün bu kısmındaki "her bir davacı için 3.000,00 TL"şerden" sözcüklerinin hükümden çıkartılarak yerine "her bir davacı için 5.000,00"er TL"den" sözcüklerinin getirilmek suretiyle hükmün tashihine karar verilmiş ise de, hükmedilen manevi tazminat miktarının tavzih suretiyle değiştirilmesine imkan bulunmamaktadır.
    Hükmün gerekçesi ile kısa karar uyumlu olmayıp, taraflar yönünden şüphe ve tereddüt uyandıracak nitelikte olduğundan, infazda da tereddüte yol açacağından, bu yön yukarıda açıklanan yasa maddelerine açık bir aykırılık oluşturduğundan (10.04.1992 gün, 1991/7 Esas-1992/4 Karar sayılı ... İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında da belirtildiği üzere) hükmün bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 16/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi