Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2133
Karar No: 2019/4456

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2019/2133 Esas 2019/4456 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2019/2133 E.  ,  2019/4456 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi (İlk Derece)

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili tarafından duruşmalı olarak istenmiş, duruşma talebi kabul edilerek 24.09.2019 tarihinde yapılan duruşmaya davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsiline ilişkin olup, hakem heyetinin vermiş olduğu karara karşı davacı iş sahibi tarafından iptâl istemiyle ... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi’ne başvurulmuş, daire tarafından iptâl isteminin reddine dair verilen karara karşı davacı iş sahibi tarafından süresinde temyiz isteminde bulunulmuştur.
    İptâl isteminde bulunan davacı iş sahibi talebinde özetle: Taraflar arasında 10.11.1997 tarihli sözleşme imzalandığını sözleşmenin 21. maddesinde tahkim şartı bulunduğunu ancak 10. maddesinde yargı yoluna başvuru öngörüldüğünden tahkim şartının geçerli olmadığını, hakem kurulu seçiminin sözleşmeye uygun olarak yapılmadığını, tahkim yargılamasının yasaya uygun olarak yerine getirilmediğini, hakem kararına konu uyuşmazlığın Türk hukukuna göre tahkime elverişli olmadığını, ... (... İnşaat) şirketinin kooperatif başkanı ... tarafından yeğenlerine kurdurulduğunu, tüm işlemlerinin bu şahıs tarafından yapıldığını, bu şirkete sözleşme gereğince kararlaştırılan bedel dışında 164 adet daire verildiğini, kooperatif başkanı olan ...’nin bir çok usulsüz işlem yaptığını bu sebeple ağır ceza mahkemesinde yargılandığı ve mahkum olduğunu belirterek 26.11.2011 tarihli hakem kurulu kararının iptâline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı taraf cevabında özetle; davacının iptâlini talep ettiği alacağın daha önce tahkime konu olduğunu, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, taraflar arasındaki 10.11.1997 tarihli sözleşme gereğince yüklenici şirketin edimlerini ifa etmesine karşın
    alacağın ödenmediğini, ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/245 D. iş dosyasıyla edimin ifa edildiğinin tespit edildiğini, hakem seçiminin usul ve yasaya uygun olduğunu, verilen kararın yerinde olduğunu belirterek iptâl isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Taraflar arasında 10.11.1997 tarihli sözleşme imzalanmış olup, sözleşmede davacı iş sahibi, davalı yüklenici konumundadır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 21. maddesinde tahkim şartı öngörülmüş, davalı yüklenici tarafından bu hükme dayanarak tahkim yoluna başvurulmuş, oluşturulan tahkim heyetinin yapmış olduğu yargılama neticesinde verilen hakem heyeti kararının iptâli talep edilmiştir.
    Öncelikle iptâl sebepleri arasında bulunan tahkim şartının da bulunduğu sözleşmenin geçerlilik durumunun değerlendirilmesi gerekmektedir. İptâl isteminde bulunan davacı, davalı şirketin kurucuları, hissedarları ile davacı kooperatifin önceki başkanı olan ... arasında doğrudan ve dolaylı olarak organik bağ bulunduğunu belirterek sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürmüştür. 1163 sayılı Yasa’nın 59/6. maddesinde “Yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif personeli ortaklık işlemleri dışında kendisi ve başkası namına bizzat ve dolaylı olarak kooperatifle, kooperatif konusuna giren bir ticari muamele yapamaz” hükmü bulunmaktadır. Yasa’nın bu hükmü emredici hukuk kuralı niteliğinde olup buna aykırı olarak sözleşme yapılamaz ve hukuksal bir tasarrufta bulunulamaz. Aksi takdirde, TBK’nın 27. maddesi gereğince (818 sayılı BK’nın 20/1. maddesi) aykırı yapılan sözleşme ve tasarruf batıl olur (Hukuk Genel Kurulu’nun 06.06.2018 tarih ve 2017/15-248 Esas, 2018/1175 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere). Sözleşmenin batıl olması halinde sözleşmenin hiçbir hükmüne itibar edilemeyeceğinden sözleşme içeriğinde bulunan tahkim şartıda geçerli olmayacak, kararlaştırılan tahkim şartına dayanarak hakeme başvurulamayacaktır. Sözleşmenin batıl olması halinde tarafların karşılıklı olarak ifa etmiş oldukları edimde sözleşmeye göre değerlendirilemeyecek ancak TBK’nın 529. maddesi gereğince vekâletsiz iş görme hükümlerine göre değerlendirilecek, tarafların karşılıklı hak ve borçları bu hükümlere göre neticelendirilecektir.
    Dava konusu olaya bu açıklamalar ışığında döndüğümüzde; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin imzalandığı tarih olan 10.11.1997 tarihinde ... kooperatif başkanı durumundadır. Davalı ... (...) şirketinin ortakları ile ... arasında akrabalık ilişkileri bulunmaktadır. Bu sözleşmenin ifasına başlandıktan bir süre sonra (2002 yılında) da ... kooperatif başkanlığından istifa ederek yüklenici şirketin çoğunluk hisselerini devralmış ve bu yakın ilişkisini sürdürmüştür. Ceza dosyasındaki beyanlar ve deliller, dosyada bulunan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı inceleme raporu ve sicil kayıtları dikkate alındığında, ...’nin yüklenici şirketin çoğunluk hissedarı olmadan önce de bu şirketin iş ve işlemlerini bizzat takip ettiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle 1163 sayılı Yasa’nın 59/6. maddesi gereğince, o tarihte kooperatif başkanı olan ...’nin kooperatifle, kooperatif konusuna giren bir ticari muameleyi kendisi ve yakın akrabaları adına bizzat ve dolaylı olarak yaptığı anlaşılmaktadır. Bu hususlar dikkate alındığında, taraflar arasında yapılan 10.11.1997 tarihli sözleşmenin, 1156 sayılı Yasa"nın 59/6 maddesine aykırı olması nedeniyle TBK’nın 27. maddesi (818 sayılı Yasa"nın 20 maddesi) gereğince,
    kanunun emredici hükümlerine aykırı olması nedeniyle batıl olduğunun kabulü gerekir. Sözleşmenin batıl olması nedeniyle, sözleşmenin hiçbir hükmüne itibar edilemeyeceğinden, sözleşme içeriğinde bulunan tahkim şartıda geçerli kabul edilemeyecektir.
    Tüm bu hususlar dikkate alındığında; açılan iptâl davasında, kanunun emredici hükümlerine aykırılık içeren sözleşmenin batıl olacağı ve bu durumun kamu düzenine aykırı olması nedeniyle resen dikkate alınacağı, netice itibariyle kamu düzenine aykırı olması nedeniyle davanın kabulü gerekirken, reddi doğru olmamış, kararın davacı taraf yararına bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2.037,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK 372. madde hükümleri gözetilerek dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, 07.11.2019 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi