Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/3635 Esas 2019/1252 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3635
Karar No: 2019/1252
Karar Tarihi: 28.02.2019

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/3635 Esas 2019/1252 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2018/3635 E.  ,  2019/1252 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Bölge Adliye Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : 1)Mahkûmiyet, Silivri Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21/11/2017 tarihli, 2016/38 esas ve 2017/146 karar sayılı kararı ile, 2)İstinaf başvurularının esastan reddi, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’nin 19/02/2018 tarihli, 2018/31 esas ve 2018/356 karar sayılı kararı ile

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Dosyadaki belge ve bilgilerden; suça konu uyuşturucu maddeleri, kendisine ati olup, diğer sanık ... ile beraber kaldıkları işyerinde, birlikte satışa arz ettikleri anlaşılan sanık ...’in, TCK"nın 37. maddesinde öngörülen "fail" konumunda olduğu dikkate alınmadan, hakkında TCK"nın 39. maddesinin uygulanması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
    5271 sayılı CMK"nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesinde, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eylemin sabit olmadığını ve “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğunu, üzerinde ele geçen uyuşturucunun kişisel kullanım sınırında olduğunu, tanık ...’ın karakolda baskı ile alınan beyanı yerine mahkeme huzurunda yeminli olarak alınan beyanına itibar edilmesi gerektiğini, Cumhuriyet savcısına ihbar ile ilgili haber verilmediğinden, aramanın usule aykırı olduğunu; sanık ... müdafiinin ise, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eylemin sabit olmadığını, “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğunu, iş yeri olarak da kullanılan ikamette ele geçen uyuşturucu maddelerin diğer sanık ...’ye ait olduğunu, tanık ...’ın karakolda baskı ile alınan beyanı yerine mahkeme huzurunda yeminli olarak alınan beyanına itibar edilmesi gerektiğini, TCK’nın 37 ve 39. maddesi koşullarının bulunmadığını, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesinin ihlal edildiğini belirtmeleri karşısında, temyiz istemlerinin CMK’nın 294/2. maddesi kapsamında olduğu ve hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede, sanıklar hakkında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’nin kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin CMK"nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık ... hakkındaki salıverilme talebinin reddine, 28/02/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.