Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/7782 Esas 2016/6027 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7782
Karar No: 2016/6027
Karar Tarihi: 11.04.2016

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/7782 Esas 2016/6027 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/7782 E.  ,  2016/6027 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1-2-b, 62/1, 52/2, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, sair temyiz iddialarının reddine ancak;
1- Olay tarihinde, sanığın idaresindeki aracı ile Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastane bahçesi içinde yer alan yolda, yokuş aşağı seyrettiği esnada, katılana arkadan çarpmak suretiyle, katılanın vücudunda ikinci derecede kemik kırığı oluşmasına neden olduğu olayda; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. maddelerinde yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, yaralanmaların nitelikleri, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi nazara alınmak suretiyle TCK"nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, somut olayda, temel cezanın asgari hadden fazla uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi,
2-TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği ancak mahkemece güvenlik tedbirlerine karar verilmesinde de TCK"nın 3. maddesinde düzenlenen adalet ve orantılılık ilkesinin gözetilmesi gerektiği nazara alınmaksızın sanık hakkında sürücü belgesinin asgari hadden fazla uzaklaşmak suretiyle 2 yıl süre ile geri alınmasına karar verilmesi,
3-TCK"nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının





paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK"nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 11.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.