Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/10250 Esas 2016/6024 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10250
Karar No: 2016/6024
Karar Tarihi: 11.04.2016

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/10250 Esas 2016/6024 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/10250 E.  ,  2016/6024 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Maddi tazminat talebinin reddi ile 7.000 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Hüküm duruşmasında hazır bulunduğu anlaşılan Cumhuriyet savcısının isim ve sicil bilgilerinin duruşma zaptına yazılmamış olması mahallinde tamamlanması mümkün yazım eksikliği olarak kabul edilmiş, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar yasal faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp değerlendirildiğinde, hükmedilen manevi tazminatın hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olduğunun anlaşılması nedeniyle tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Her ne kadar dava dilekçesinde, 48.600 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de, sonradan "ıslah" suretiyle bu hususta sözlü veya yazılı talepte bulunulması mümkün olduğundan ve davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 15.04.2014 havale tarihli dilekçede dava dilekçesinin 45.600 TL manevi ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000 TL maddi tazminat istemine ilişkin olduğunun açıklanması suretiyle yazılı ve hüküm duruşmasında bu dilekçe içeriğini tekrar ettiklerine dair sözlü beyanları ile sözlü ıslah talebinde bulunulması karşısında, dairemizce benimsenen görüşe göre; tutuklandığı tarihte sabit gelir getiren bir işi olmayan davacının maddi kaybı ile ilgili itibar edilecek belge ibraz edilmesi halinde bu husus nazara alınarak maddi zararının belirlenmesi, belge ibraz edilememesi halinde ise tazminat istemine konu işlem tarihindeki yaş durumu dikkate alınarak, bu yaş grubu için belirlenen net asgari ücret üzerinden hesaplanacak miktarın maddi tazminat olarak hüküm altına alınması gerektiği, bu kapsamda ev hanımı olup sabit gelir getiren işi olmayan davacı lehine tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden yapılan hesaplama sonucu belirlenen ‘’2.764,67’’ TL’nin maddi tazminat olarak hüküm altına alınması gerektiği gözetilmeden, bahse konu dilekçenin ıslah dilekçesi mahiyetinde bulunmadığı gerekçesi ile maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. fıkrasının (b) bendi hükümden çıkartılarak yerine, ""davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile ""2.764,67"" TL"nin 14.03.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine"" ibaresinin yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.