7. Hukuk Dairesi 2015/32429 E. , 2016/1432 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1- Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı, davalı işyerinde depoda işçi olarak çalışırken iş akdinin işveren tarafından haksız olarak sonlandırıldığından bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
Davalı şirket, davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyeceğini, tüm haklarının ödendiğini hiçbir alacağı olmadığını savunarak, davalı Bakanlık ise husumet itirazında bulunarak davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece, davacının iş akdinin işveren tarafından, haklı neden olmaksızın feshedildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar davalı tarafından temyiz edilmiş Dairemizce; " ...Somut olayda, davacı davalı işyerinde depoda işçi olarak çalışmaktadır. Dosyada dinlenilen davacı tanıkları ..., ... ve ... tarafından, davacının sabah 08:00 akşam 18:00 saatleri arasında çalıştığı, nadiren çıkış saatlerini 1-2 saat geçirdiği yönünde beyanda bulunulmuştur. Bilirkişi tarafından, haftanın 5 günü 08.00 18.00 saatleri arası 10 saat çalıştığı, bu süreden 1 saat ara dinlenme süresini indirilmesi sonrasında haftanı 5 günü 9 saat çalışması nedeniyle haftalık çalışma süresi olan 45 saati aşmadığı için fazla mesai yapmadığı, ancak tanık beyanlarında ayda 2 sefer saat 21.00" e kadar çalışır denildiği için bu çalışmaları nedeniyle haftalık 1,5saat fazla mesaisinin bulunduğunu beyanla rapor düzenlemiştir. Bu rapor kendi içinde tutarlı olmakla birlikte, aynı işyerinde depo da işçi olarak çalışan .......... ve......... isimli işçiler yönünden aynı tanık beyanlarına rağmen, haftanın 5 günü 9 saat çalışmaları nedeniyle fazla mesai alacaklarının olmadığına dair rapor düzenlenmiş olması karşısında uygulamada çelişkiye sebep olunmuştur... Yapılacak iş; davacının, aynı depoda çalışan ve isimleri yukarıda sayılan işçilerden farklı koşullarda mesai yapıp yapmadığı hususu davacıdan ve tanıklardan yeniden sorularak farklı mesai hesabını haklı kılacak bir sebebin olup olmadığını belirlemek ve buna göre fazla mesai alacağı hakkında bir karar vermekten ibarettir. ” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkeme bozma kararına uymuş, ek hesap rapor aldıktan sonra yeniden davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Mahkemece bozma sonrası verilen kararın bozma kararına uygun olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Öncelikle belirtmelidir ki; 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda mahkeme yönünden o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine bozma kararında açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama “usulü kazanılmış hak” olarak adlandırılır. Bu hukuki kurum mahkemeye; hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve istenilenler kapsamında yargılama usulünün, davanın sürüncemede kalmaması ve en az maliyetle bir an önce bitirilmesi amacına yönelik “usûl ekonomisi ilkesi” çerçevesindeki hükümleri ışığında, uyulan bozma kararı gereğinin yerine tam olarak getirilmemesi gerekçesiyle ikinci kez “BOZULMASINA” sebebiyet vermeyecek şekilde özenle işlem yapmak ve hüküm kurmak zorunluluğunu getirir. Uzun yıllardan beri Yargıtay"ın kökleşmiş, sapma göstermeyen uygulamaları ve öğretide benimsenen usulü kazanılmış hak müessesesi, usul hukukunun dayandığı vazgeçilmez ana temellerinden biridir.
Somut olayda mahkemece uyma kararı verilen Dairemiz bozma ilamında davacı tanıkları yeniden dinlenerek davacının; aynı işyerinde çalışıp aynı işi yapan ve Dairemiz denetimden de geçen dosyalara göre fazla mesai yapmadığı anlaşılan emsal işçiler ........ ve ......... isimli işçilerden farklı bir çalışma düzeni ile çalışıp çalışmadığı hususunun açığa kavuşturulması istenmiştir. Mahkemece davacı tanıkları yeniden dinlenerek ek bilirkişi raporu alınmış ve önceki karar tekrar edilerek davacının fazla mesai ücretinin kabulüne karar verilmiştir. Oysa yeniden dinlenen tanık beyanları incelendiğinde tanıkların “depoda çalışan tüm işçilerin çalışma saatleri aynıydı” şeklinde beyanda bulundukları anlaşılmaktadır. Bunun anlamın ya depoda çalışan tüm işçilerin fazla mesai yaptığı ya da yapmadığıdır. Aynı işyerinde çalışıp aynı görevi yapan işçilerin aynı koşullarda çalıştığı esas olup, yukarıda isimleri belirtilen emsal işçilerin fazla mesai yapmadıkları kabul edilmiş olmakla ve tanıklarda bu yönde beyanda bulunmuş iken davacının fazla mesai talebinin kabulü hatalıdır. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin davacının fazla mesai ücreti talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, 27.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.