Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/4866 Esas 2013/10681 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4866
Karar No: 2013/10681

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/4866 Esas 2013/10681 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2012/4866 E.  ,  2013/10681 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... .... aleyhine 11/06/2010 gününde verilen dilekçe ile rücuan tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince:
    Dava, haksız eylem sonucu ilgililere yapılan ödemeler nedeniyle rucuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istem kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    a)Davacı, müteselsil sorumlu sıfatı ile üçüncü kişiye ödediği paranın halefiyet esasınca rücuen tahsilini istediğine ve davalı önceki davada davalı olarak yer almadığına göre iadenin kapsamı, davacının mahkum olup ödediği para, bu paranın kendisi hakkındaki davada verilen hükmün kesinleşmesine kadar işleyecek faizi, önceki davada hükmedilen avukatlık ücreti ve yargılama giderleri toplamından davalının payına düşen kısmıdır. Kendi kusurlu davranışı ile işin icraya düşmesine yol açan davacı, bu ihmali nedeniyle yapılmış olan icra giderlerini ve hükmün kesinleşmesinden sonra geçen sürede işleyecek faizi isteyemez. Çünkü sözü edilen giderlerle davalının eylemi arasında uygun sebep sonuç bağı yoktur. Mahkemece yapılacak iş, icra giderleri ile hükmün kesinleşmesinden sonra işle­miş olan faize ilişkin istek bölümünün hesaplanıp reddine karar vermekten ibarettir. Bu ilkelere aykırı düşüncelerle istemin tümünün hüküm al­tına alınmış olması doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    b)Borçlar Yasası"nın 50. ve 51. maddelerinde düzenlenmiş bulunan teselsül kuralları, birden çok kişinin birlikte bir zarara yol açmaları ve aynı zarardan dolayı sorumlu olmaları durumuna ilişkin olup zarara yol açanlar ile zarar gören arasındaki ilişkinin düzenlenmesine yöneliktir. Eldeki davada, zarar görene ödenen tazminat, zarar verenlerden rücu yoluyla istendiğine göre zarar verenler arasında teselsülden söz edilmez. Zarar verenler kendi kusurları oranında sorumludurlar.
    Mahkemece açıklanan yasal düzenleme gözetilerek, davalıların belirlenecek kusurları oranında ayrı ayrı sorumlu tutulmaları gerekirken ortaklaşa ve dayanışmalı olarak (müştereken ve müteselsilen) sorumlu tutulmuş olmaları doğru olmadığından, karar bu nedenle de bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2/a-b) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/06/2013 gününde karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.