13. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/3295 Karar No: 2014/19620 Karar Tarihi: 18.06.2014
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/3295 Esas 2014/19620 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2014/3295 E. , 2014/19620 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının kullandığı arazilere sulama suyu temin ettiğini,sulama suyu bedelinin ödenmediğini,alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı,davanın reddini dilemiştir. Mahkemece ,davanın kabulüne ,davalının itirazının iptali ile takibin devamına , icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına gore davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- İ.İ.K.nun 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hukmedılmesi icın borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötü niyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tesbıt edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü 2014/3295-19620 gerekir. Öte yanda alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Açıklanan yasal kurallar ışığında icra takibine konu olan alacak değerlendirildiğinde icra inkar tazminatına hükmedi1 ınesi gerekir. Mahkemece yanlış değerlendirme sonucu bu istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir, SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bent uyarınca mahkeme kararının hüküm bölümünün ikinci fıkrasında yer alan "Alacak likit kabul edilemeyeceğinden davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine "cümlesinin karardan çıkartılarak yerine aynen "Davacı lehine hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden %40 icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün bu değiştirilmiş ve düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 24,30 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.