Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/8672 Esas 2016/8289 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8672
Karar No: 2016/8289
Karar Tarihi: 03.10.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/8672 Esas 2016/8289 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/8672 E.  ,  2016/8289 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davada ... 4. Tüketici ve ... 4. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin gereği yerine getirilmeyen hususlar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
    ... 4. Tüketici Mahkemesince, davalılardan ... ve İlbeği arsa sahibi ..."in mirasçıları, diğer davacı ..."ın ise arsa sahibi olduğu anlaşılmış, taraflar arasındaki ihtilafın eser sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
    ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ise davacılar ... ve ... yönünden 22.10.2014 tarihinde verilen ara karar ile davanın tefrikine karar verilerek, davacılar her ne kadar davaya konu taşınmazda kat maliki iseler de, müteahhitle aralarında kat karşılığı inşaat sözleşmesi olmayıp, davacılar taşınmazlarını satıcı konumundaki dava dışı üçüncü kişilerden satın almışlardır. Dolayısıyla davalı ile aralarındaki ilişki kat karşılığı inşaat sözleşmesinden değil, alım-satımdan kaynaklanmakla, davacılarının dava dayanaklarının tüketici işlemi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
    4822 sayılı Kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde "Mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder" şeklinde tanımlanmıştır.
    Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
    4077 sayılı Kanun uyarınca, gerçek yahut tüzel kişilerin satıcı sıfatına sahip olması için arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde taraf olması, yahut asıl yüklenici konumunda bulunması şeklinde bir şart bulunmamaktadır.
    Somut olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, konut satım sözleşmesine dayalı ihtiyaç amacıyla satın alınan bir adet konut satışından kaynaklandığı, bu sözleşmenin varlığı ve geçerli olup olmadığının görevli mahkemece değerlendirileceği ve davacının 4077 sayılı Kanunda belirtilen "Tüketici" tanımına girdiği, davalının ise, kanunun yaptığı "Satıcı" tanımına uyduğu anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 4. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/10/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.