Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2399
Karar No: 2014/9178
Karar Tarihi: 14.05.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/2399 Esas 2014/9178 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/2399 E.  ,  2014/9178 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 14/02/2013
    NUMARASI : 2012/457-2013/63

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. M.. T.. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında maden ocağının işletilmesine ve kiraya verilmesine ilişkin olarak 04.04.2012 tarihinde yapılan rödavans sözleşmesinin eki olarak imzalanan aynı tarihli satış sözleşmesi hükümleri çerçevesinde müvekkilinin sahada çalışma yapabilmesi için gerekli olan ve sözleşmede dökümü yapılan alet ve ekipmanların davalıdan satın alınarak karşılığında 10 adet dökümü yapılan toplam 190.000,00 TL. bedelli çek verildiğini, bu çeklerden toplam 32.000 TL. bedelli 2 adet çekin vadesi geldiği için ödendiği halde sözleşmede kararlaştırılan malların müvekkiline teslim edilmediğini ileri sürerek müvekkilinin 32.000,00 TL. alacağının sebepsiz zenginleşme tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, 04.04.2012 tarihli sözleşmede belirtilen tüm makineleri süresinde davacıya teslim ettiğini, ancak aralarındaki samimiyete dayanarak teslim tutanağı düzenlemediğini, davacının kendisine teslim edilen makineleri Rödavans sözleşmesi ile belirlenen sahada 04.04.2012 tarihinden 30.07.2012 tarihine kadar kullandığını, teslim edilen makinelerin daha sonra davacıya ait olan bir depoda saklandığını, bu durumun öğrenilmesi üzerine aynı mahkemede açılan menfi tespit davasında delil tespiti talebinde bulunulduğunu, 22.10.2012 tarihinde mahkemece bir makine mühendisi bilirkişi vasıtasıyla yapılan tespitte kapısı kapalı olan depoda dışarıdan bakıldığında teslim edilen makinelerin bulunduğunun görüldüğünü, ayrıca, çek ödeme vasıtası olup kural olarak mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerektiğini, iş bu davayı açan davacının makinelerin kendisine teslim edilmediğini kanıtlamakla yükümlü olduğunu ileri sürerek bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere ve iş bu dava ile de ilgili olarak aynı mahkemede 2012/458 esas sayılı menfi tespit davasında yapılan delil tespiti neticesinde hazırlanan 30/10/2012 tarihli bilirkişi raporuna ve bu dosyada toplanan delillere ve dinlenen tanık beyanlarına göre; dava konusu malzeme kalemlerinden 14 adedinin, davacı şirketin yedinde bulunduğu tespit edildiği, bunun üzerine davacı şirket vekili ön inceleme duruşmasındaki beyanında, delil tespitine konu 13 adet iş makinesi ve aletlerin dava açıldıktan sonra teslim edildiğini iddia etmiş ise de bu iddiasını delillendiremediği gibi, davalı tanıkları yeminli beyanlarında, dava konusu tüm malzemelerin 2012 yılının nisan ayında davacı şirkete teslim edildiğini bildirdikleri, iş bu dava dosyası üzerinden, taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamında satışa konu malzemelerin davacı şirkete teslim edildiğine ve davacı tarafın iş bu menfi tespit davasını açmakta da kötü niyetli bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacı yan iş bu davasında 02.05.2012 keşide tarihli ve 7500 TL. meblağlı çek ile 25.000 TL. meblağlı çek bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ödenmesini istemiştir. Bu durumda dava, 818 sayılı BK"nın 63. maddesi gereği açılan sebepsiz zenginleşmeye dayalı eda davası niteliğinde bir alacak davasıdır. Mahkemece kararın gerekçesinde davanın bu niteliği gözden kaçırılarak sanki açılmış bir menfi tespit davası varmış gibi gerekçelendirilip sonuçlandırılması isabetsizdir.
    Diğer taraftan Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/458 E. sayılı dava dosyasında aynı ticari ilişki ile ilgili olarak verilmiş olan çekler nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine ilişkin dava açılmış olup bu davanın halen derdest olduğu anlaşılmaktadır. Anılan menfi tespit davasında mahkemece, davalının talebi üzerine yapılan delil tespiti sonucunda uyuşmazlık konusu malların davacıya ait bir depoda bulunduğunun bilirkişi aracılığıyla tespit edildiği,davacı vekilinin malların davadan sonra teslim edildiğine dair iddiasının da ispatlanamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dairemiz 11.02.2014 tarihli ve 2013/5504 E.-2014/2688 K. sayılı kararında özetle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 65.000. TL bedelli çekten mahsup edilmek kaydıyla davacı tarafından davalıya 13.500 TL ödeme yapıldığına ilişkin taraflar arasındaki 24.5.2012 tarihli sözleşmenin değerlendirilmemiş olması ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 20/d-1 maddesine göre, trafik siciline tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılacağı hükmü gözetilmeden uyuşmazlık konusu yapılan Jeep ve Ekskavatörün anılan kanun hükmüne uygun şekilde davalı tarafından davacıya noter aracılığıyla satışının yapıldığına dair dosyada delil bulunmadığı ve bu durumda trafik siciline kayıtlı araçlar bakımından adi yazılı şekilde yapılan sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçeleriyle hüküm bozulmuştur.
    Hal böyle olunca mahkemece anılan iş bu menfi tespit davasında verilecek hükmün eldeki sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılan alacak davasını etkileyecek nitelikte olması ve davaların aynı hukuki ilişkiden kaynaklanması, dolayısıyla her iki dava arasında bağlantı bulunması gözetilerek HMK"nın 166. maddesi hükmü gereği her iki davanın birleştirilerek görülmesi, mümkün olmaması halinde menfi tespit davasının sonucu beklenilmeden bir karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 1100 TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi