Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2008/14589 Esas 2010/2320 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/14589
Karar No: 2010/2320
Karar Tarihi: 23.02.2010

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2008/14589 Esas 2010/2320 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2008/14589 E.  ,  2010/2320 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    Dava, iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan ödemeden oluşan Kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili ile davalılar ... ve .........vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1- Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26. maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, ilk peşin değerli gelirler ile harcama ve ödemelerin; tazmin sorumlularının kusuruna isabet eden miktarıyla sınırlı kısmına hükmedilmesi gerekirken, gelirdeki artışları da içerir şekilde hüküm kurulması,
    2- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 74. maddesi uyarınca; “Kanunu Medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere hâkim her iki tarafın iddia ve müdafaalarıyla mukayyet olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez”. Somut olayda; davacı Kurum dava dilekçesinde, “22.405,78 TL. alacağın 15.842,53 TL. sinin daval....... 6.563,25 TL. sinin ise tüm davalılardan müteselsilen” tahsilini istediği halde; taleple bağlılık ilkesinin ihlali ile “22.405,78 TL. nin ........sorumluluğu 15.842,53 TL. ile sınırlı olmak üzere” tahsiline karar verilmiş olması;
    3- İş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinden.........yönünden bağlanan gelirin fiili ödemeye dönüştüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda, fiili ödemenin kusura düşenine, anılan hak sahibi için Kurumca bağlanan ilk peşin değerin kusura isabet eden miktarı geçmemek üzere hükmedilmesi gereğinin gözetilmemesi,
    ./..


    -2-

    4- Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun 26. maddesi uyarınca sorumluluk, kusur sorumluluğuna dayanmakta olup, kusur oran ve aidiyetlerinin maddi olayla uyum içinde olması gerekir. Sigortalının, davalı işverene ait bina inşaatının üçüncü kat aydınlatma boşluğundaki iskeleye geçmek isterken, anılan boşluktan aşağı düşerek öldüğü anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporlarında kazanın asıl sebebinin iş iskelesine geçiş için uygun bir platform veya geçit yapılmaması olarak kabul edildiği ve ceza yargılamasıyla da, bu oluş kesinleştiğine göre; geçiş için tehlikeli bir yol ve yöntem kullandığı gerekçesiyle sigortalının sorumluluğunun %40 olarak kabulü maddi olayla açıkça çelişmektedir. Yeniden, kazanın meydana geldiği iş kolunda uzman bilirkişilerden; sigortalının aydınlatma boşluğundaki iskeleye başka nasıl bir yol ve yöntem kullanarak çıkabileceğini tartışan kusur raporu alınarak, denetlendikten sonra hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı Kurum vekili ile davalılar ... ve ........vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davalılardan ... ve ..........adesine, 23.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    ........

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.