Esas No: 2021/17375
Karar No: 2022/1958
Karar Tarihi: 23.02.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/17375 Esas 2022/1958 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2021/17375 E. , 2022/1958 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı'nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/10/2020 tarihli ve 2019/425 esas, 2020/408 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 06/07/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 23/05/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının tarihsiz ve 2014/25249 soruşturma, 2014/199 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına,erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına kesin olarak karar verildiği, kararın doğrudan MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı, MERNİS adresinde 01/12/2014 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilerek tedbirin infazı için İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2- İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başlandığı, infaz işlemleri devam ederken 14/01/2015 tarihinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine erteleme kararının kaldırılarak Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının 24/04/2015 tarihli ve 2014/25249 soruşturma, 2015/4765 esas ve 2015/4389 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
3- Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/02/2016 tarihli ve 2015/280 esas, 2016/123 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5 yıl denetime tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 08/03/2016 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
4-Sanığın denetim süresi içerisinde 13/06/2018 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, İstanbul 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/04/2019 tarihli ve 2018/623 esas, 2019/358 sayılı kararı ile cezalandırıldığının ihbar edilmesi üzerine;
Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 28/10/2020 tarihli ve 2019/425 esas, 2020/408 sayılı kararı ile, hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 22/01/2021 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen tarihsiz ve 2014/25249 soruşturma, 2014/199 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranmadığı gerekçesiyle kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, 5237 sayılı Kanun'un 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/02/2016 tarihli ve 2015/280 esas, 2016/123 sayılı kararının 08/03/2016 tarihinde kesinleşmesini müteâkip, sanığın denetim süresi içerisinde 13/06/2018 tarihinde işlenen kasıtlı suçtan mahkûm edildiğinin ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanmasına, sanığın 5237 sayılı Kanun'un 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/10/2020 tarihli ve 2019/425 esas, 2020/408 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 26/05/2016 tarihli ve 2016/1582 esas, 2016/3201 karar sayılı ve Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 16/05/2016 tarihli ve 2016/927 esas, 2016/4447 karar sayılı ilâmlarında da değinildiği üzere, şüpheli hakkında verilen "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı, şüpheli hakkında Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen tarihsiz kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karar her ne kadar şüpheliye 01/12/2014 tarihinde tebliğ edilmiş ise de, anılan kararın kesin olarak verildiği, şüpheliye anılan karara karşı itiraz kanun yoluna başvuru ... tanınmadığı, bu nedenle yapılan tebligatın geçerli olmadığı cihetle, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden kamu davasının durmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/10/2020 tarihli ve 2019/425 esas, 2020/408 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Şüpheli ... hakkında, 23/05/2014 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonunda Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen tarihsiz ve 2014/25249 soruşturma, 2014/199 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/3. maddesi uyarınca şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı takiben, şüphelinin erteleme süresi içerisinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlemesi nedeniyle erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/02/2016 tarihli ve 2015/280 esas, 2016/123 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 08/03/2016 tarihinde kesinleşmesinden sonra sanığın denetim süresi içerisinde 13/06/2018 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûm edildiğinin ihbar edilmesi üzerine, Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/10/2020 tarihli ve 2019/425 esas, 2020/408 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına, sanığın 5237 sayılı Kanun'un 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK'nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların itiraz yolu açık olmak üzere verilmesi ve şüpheliye tebliğ edilmesi gerektiği, şüpheliye, hakkında verilen karara karşı itiraz ... tanınmadan ve kendisine tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı gibi beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, somut olayda; şüpheli hakkında Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın kesin olarak verildiği, kararın şüphelinin doğrudan MERNİS adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğinin de usulsüz olduğu, şüpheliye itiraz kanun yoluna başvuru ... tanınmadığı, bu nedenle kararın kesinleşmediği, dolayısıyla 14/01/2015 tarihli suçun erteleme süresi içerisinde işlendiğinden sözedilemeyeceği, TCK’nın 191/4-b maddesindeki kovuşturma şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından “durma kararı” verilerek, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz ... bulunduğu ihtarı ile birlikte usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması ve usulüne uygun şekilde kesinleştirilmesini takiben geçerli tebligat işlemleri yapılarak erteleme ve denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlerle; kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2. cümlesi uyarınca “kamu davasının durmasına” ve “şüpheliye kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz ... bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesi ve infazının sonucunun beklenilmesi için Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/10/2020 tarihli ve 2019/425 esas, 2020/408 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine,
23/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.