18. Ceza Dairesi 2017/2422 E. , 2017/6556 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, tehdit, muhafaza görevini kötüye kullanma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A- Temyiz edilebilirlik şartları yönünden yapılan incelemede;
1- Tehdit suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu ,
2- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan doğrudan zarar görmediği ve bu nedenle davaya katılma hakkı bulunmadığı halde mahkemece Kanuna aykırı gerekçeyle bu suç yönünden de kamu davasına katılan olarak kabulünün, şikayetçi ..."a bu niteliği ve dolayısıyla Kanun yoluna başvurmak hak ve yetkisini kazandırmadığı,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca şikayetçi ..."ın tehdit ve görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümlere sanık ..."un ise tehdit suçundan kurulan hükme yönelik hükümlere ilişkin olmak üzere, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
B- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve muhafaza görevini kötüye kullanma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanığın, haciz sırasında TCK"nın 6/d maddesinde belirtilen yargı görevini yapan kişilerden olan avukata karşı direnme eylemini gerçekleştirilmesine rağmen, TCK"nın 265/2. maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayavcağı,
Anlaşıldığından, sanık ..."un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-) TCK"nın 289. maddesinde düzenlenen muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun failinin, yediemin olarak aldığı hacizli malları aynen saklayarak koruma ve yetkili merci tarafından istenildiğinde kendisine teslim edilen yerde aynen iade etmekle yükümlü olması, sanığın soruşturma aşamasındaki savunmasında satış işleminden haberinin olmadığını, kovuşturma aşamasındaki savunmasında ise başka bir icra dosyası nedeniyle gelen alacaklı vekilin söz konusu malları haczedip götürdüğünü beyan etmesi karşısında, sanığa usulüne uygun olarak açık arttırmanın yapılacağı tarih ve saatin tebliğ edilip edilmediği yine sanığın teslim edilen mallar üzerinde satma, yok etme, kaybetme gibi teslim amacı dışında tasarrufta bulunup bulunmadığı ya da başka bir icra dosyası nedeniyle haczedilip edilmediği hususları araştırılmadan, eksik araştırma ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi,
b-) CMK"nın 231/6. maddeleri uyarınca, engel mahkumiyeti bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının erteleme kurumundan önce değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, “sanığın açıklanması geri bırakılan hükümlülüğünün bulunuşu” biçimindeki kanuni ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29/05/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.