12. Hukuk Dairesi 2017/5959 E. , 2017/11703 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Temyiz dilekçesi içeriğine, tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının REDDİNE,
2-Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde;
İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının murafaalı olarak yapılmasına HUMK."nun 438. ve İİK"nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oy birliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlu ... ile birlikte ...hakkında ... 1. İcra Dairesi"nin 2009/18938 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla, ... 1. İcra Dairesi"nin 2009/19349 Esas sayılı dosyasıyla da borçlu ... hakkında -tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla- ilamsız haciz yoluyla takip başlattığı, ilamsız icra takibi ile ilgili olarak, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, diğer borçlu tarafından 29/07/2010 tarihinde 190.000,00 TL ödeme yapıldığı, ayrıca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin yürütüldüğü ... 1. İcra Dairesi"nin 2009/18938 Esas sayılı dosyasında müvekkilinin gayrimenkulünün 01/04/2014 tarihinde 63.000,00 TL"ye satıldığı ve yine takip öncesi de müvekkili tarafından 36.061,62 TL ödeme yapıldığı ileri sürülerek, ödemelerin dosya borcundan düşülmesi talebinin reddine dair işlemin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetin reddine, bakiye borcun 1.022.154,76 TL olduğunun tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, yaptırılan ve hükme esas alınan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 11/12/2015 tarihli raporda, usule ve yasaya uygun bir şekilde itirazın iptali davası sonucunda verilen ve kesinleşen kararın dikkate alındığı ancak takip sonrası işleyecek faiz hesaplanırken -tarafların da kabulünde olan- ödemelerin (30/07/2010 tarihinde 190.000,00-TL., 01/04/2014 tarihinde satıştan elde edilen 63.000,00-TL.) ödeme tarihi
itibariyle dikkate alınarak hesaplama yapılmadığı, takip tarihinden (18/09/2009 tarihinden) icra dairesinin şikayete konu işlem tarihine kadar (21/01/2015 tarihine kadar) sanki hiç bir ödeme yapılmamış gibi faiz hesaplandığı daha sonra ortaya çıkan toplam borçtan, ödemelerin düşülerek bakiye borcun bulunduğu görülmektedir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 100. maddesinde yer alan “Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir....” şeklindeki hüküm uyarınca, yapılan kısmi ödemelerin, ödeme tarihleri dikkate alınarak (diğer bir deyişle ödeme tarihi itibariyle) öncelikle faiz ve giderlerden mahsup edilmesi, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesi ve neticede bakiye borcun tespit edilmesi gerekir.
O halde, mahkemece yapılması gereken iş; yukarıda anlatılanlar ışığında borçlunun kısmi ödemelerinin ödeme tarihleri dikkate alınarak TBK’nun 100. maddesi çerçevesinde hesaplama yapılması ve hesap yöntemini de açıklayan denetime elverişli nitelikte ek rapor tanzimi istenerek bakiye borç miktarının tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.