11. Hukuk Dairesi 2014/16081 E. , 2015/1239 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar Arasında görülen davada Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/07/2014 tarih ve 2013/105-2014/155 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK"nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin tescilli tasarıma konu "oyuncak mutfak" ürününün ayırt edilemeyecek derecede benzerinin davalı tarafça üretilip satışa sunulduğunu ileri sürerek, tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, men"ine, giderilmesine, 554 sayılı KHK"nin 52/2-a maddesi kapsamında fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi tazminatın tahsilini ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı vekili, davalıya ait ürünlerin davacının tescilli tasarımına konu üründen farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, birleşen davada da, asıl davaya dayanak yapılan tescilli tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığını ileri sürerek hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; birleşen davada, asıl davaya dayanak teşkil eden, davalı tasarımının yeni ve ayırt edici olduğu gerekçesiyle birleşen davanın reddine, asıl davada ise davalı tarafından üretilip satışa sunulan ürünlerin davacı tasarımının benzeri olduğu, davacının 554 sayılı KHK"nın 52/2-a maddesi uyarınca talep edebileceği tazminat miktarının tam olarak belirlenemediği, davalının tecavüzü ve haksız rekabeti nedeniyle davacının kâr kaybına uğrayacağının tartışmasız olduğundan basiretli tacir kriteri, davalının davacıyla aynı sektörde faaliyet göstermesi, uyuşmazlığa konu ürünlerin üretim, satış ve pazarlamasını yapması, paranın alım gücü, ihlalin ağırlığı ve 818 sayılı BK"nın 42 ve 43. maddeleri gözetilerek, 10.000,00 TL maddi tazminat isteminin uygun olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile davalı eyleminin davacının tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, men"ine, 10.000 TL maddi tazminatın tahsiline ve hükmün ilanına karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 30,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.