Esas No: 2021/12480
Karar No: 2022/2953
Karar Tarihi: 23.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/12480 Esas 2022/2953 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, resmi belgede sahtecilik suçuyla ilgili olarak verilmiş bir mahkumiyet hükmünü ele almaktadır. Hükümlü, daha önce verilen bir mahkumiyet hükmüne rağmen yeniden yargılanarak cezalandırılmıştır. Ancak, hükmün lehe sonuç doğuran yasaların tamamının dikkate alınarak verileceği kurallarına uyulmamış ve ceza belirlenirken yanlışlıkla uygulanması gereken yasa seçilmemiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur ve infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağına vurgu yapılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 765 sayılı TCK
- 5237 sayılı TCK'nin 7/2 maddesi
- 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Hükümlü hakkında İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.11.2003 tarihli 1997/308 Esas ve 2003/316 Karar sayılı kararının temyiz edilmeden 14.09.2004 tarihinde kesinleştiği, hükümlünün temyizinin uyarlama yargılaması sonucu verilen hükme ilişkin olduğu, 5252 sayılı Kanun'un 9/4. maddesine göre dava zamanaşımı işlemeyeceğinden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, hükümlü müdafisinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
765 sayılı TCK uygulanarak verilmiş ve kesinleşmiş olan hükmün, 5237 sayılı TCK'nin 7/2 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddeleri gereğince yeniden ele alınıp uygulama olanağı bulunan tüm yasaların leh ve aleyhteki hükümleri birlikte ayrı ayrı uygulanarak somut olaya göre sonuçların karşılaştırılması sonucunda hükümlü bakımından daha lehe sonuç veren yasanın belirlenip son hükmün buna göre verileceği, lehe sonuç doğuran yasanın bütün halinde uygulanması gerektiği ve yine Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.06.2006 tarih, 2006/10-124 Esas ve 2006/165 Karar sayılı kararı uyarınca uyarlama yargılamasında kazanılmış hak olmaz ilkesi de dikkate alınarak; temel ceza belirlenirken, hükümlü hakkında kesinleşen 19.11.2003 tarih, 1997/308 Esas ve 2003/316 Karar sayılı mahkumiyet hükmündeki alt sınırdan uzaklaşma oranı ve uygulama maddeleri gözetilmek suretiyle, 5237 sayılı TCK'nin 204/1. maddesi esas alınarak yapılacak karşılaştırma sonucu lehe yasanın belirlenmesi gerekirken, bu şekilde aykırı olarak her iki yasa yönünden de alt sınırdan cezaların tayini ve takdiri indirim nedeni uygulanması suretiyle lehe yasanın belirlenmesi,
Yasaya aykırı, hükümlü müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 23.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.