21. Hukuk Dairesi 2015/14084 E. , 2015/19994 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, ölüm aylığının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, kesilen aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının boşandığı eski eşiyle birlikte yaşamaya devam etmesi ve muvazaalı boşanmış olması sebebiyle babasından almakta olduğu yetim aylığının durdurulması ve yersiz ödeme gerekçesiyle adına borç çıkarılmasına dair kurum işleminin iptali ile Kuruma borçlu olmadığının tespiti ve ödenmeyen yetim aylıklarının kesildiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Kurumdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davacıya ölü olan sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca gerçekleştirilen işlemle 17/10/2008 tarihi itibariyle kesilerek yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği anlaşılmakta olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda istem aynen hüküm altına alınmıştır.
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanunun 56. maddesidir.
Somut olayda, davacı ve eşi ... 13/09/2002 tarihinde boşanmışlardır. Davacıya babası nedeniyle yetim aylığı bağlanmıştır. 31/07/2012 tarihli kontrol memuru raporunda yer alan, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayarak Kurumdan haksız menfaat temin ettiği yönündeki tespit üzerine yetim aylığı 17/10/2008 tarihi itibariyle kesilerek, Kurumca, yapılan ödemeler borç kaydedilmiştir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.
31/07/2012 tarihli Kontrol Raporunda; davacının komşuları ile görüşüldüğü, komşularının davacının boşandığı eşinin her gün gelip gittiğini ifade etmelerine rağmen imzadan imtina ettikleri ve davacı ile boşandığı eşinin müşterek çocukları olan..."nin ifadesinde babasının tüm eşyalarının evde bulunduğunu, eve gelip banyo yapıp üstünü değiştirdiğini, tüm ihtiyaçlarını söz konusu adresten karşıladığını ve kendilerine maddi yardımda bulunduğunu beyan ettiği belirtilmiştir.
Somut olayda, davacı ile boşandığı eşinin müşterek çocukları olan..... kontrol memuruna verdiği ifadesinde annesi ile babasının anlaşamadığını ve babasının işyerinin yanındaki pasajda kaldığını beyan etmiş ise de babasının tüm eşyalarının evde bulunduğunu, eve gelip banyo yapıp üstünü değiştirdiğini, tüm ihtiyaçlarını söz konusu adresten karşıladığını ve kendilerine maddi yardımda bulunduğunu da bildirmiş olup bahsi geçen durumun hayatın olağan akışına uygun olmadığı ve davacının komşularının davacının boşandığı eşinin eve her gün gelip gittiğini beyan ettikleri anlaşıldığından davacı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte yaşamaya devam ettikleri sabit olup 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden, davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.