16. Hukuk Dairesi 2016/641 E. , 2016/10235 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında Akşemsettin Mahallesi çalışma alanında bulunan 105 ada 7, 105 ada 8 ve 9 parsel sayılı sırasıyla 179.51, 104.34 ve 126.71 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanaklarının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldıkları şerhi yazılarak 105 ada 7 parsel kullanımsız olarak; 105 ada 8 parsel ...kullanımında olduğu ve üzerindeki 3 katlı binanın adı geçene ait olduğu şerhi yazılarak; 105 ada 9 parsel ise kullanımsız olarak tespit edildikten sonra kullanıcısının ... olduğu hükmen tespit ve beyanlar hanesine şerh edilerek Hazine adına tespit ve tescil edilmiş; çekişmeli 105 ada 8 parsel sayılı taşınmaz dava açılmadan önce dava dışı... 105 ada 9 parsel ise yargılamanın devamı sırasında dava dışı.... adına 6292 sayılı Yasa uyarınca satış suretiyle tapuya tescil edilmiştir. Davacı ...; çekişmeli 105 ada 8 parselin kendi fiili kullanımında bulunduğu ve sınırlarının yanlış belirlendiği iddiasına dayanarak; davacı .... ise 105 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonunda; davacı ... ve birleşen dosya davacısı .... tarafından açılan davaların kabulüne, dava konusu 105 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davacı ... tarafından kullanıldığının tespiti ile teknik bilirkişi raporunda mavi renk ile belirtilen 148,85 metrekarelik kısmın ... tarafından kullanıldığının tapuya şerhine; 105 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 146,10 metrekarelik kısmının davacı .... tarafından kullanıldığının tapuya şerhine, 105 ada 9 parsel sayılı taşınmazın davalı ... tarafından kullanılan miktarının 115,61 metrekare olduğunun tespitine ve tapuya şerhine, karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Yasa uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte ve Hazineye yöneltilerek açılması gerekir. Davacının beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine yönelik olarak açtığı dava devam ederken, yargılama sırasında taşınmazın 6292 sayılı Yasa gereği satılması halinde ise bu aşamada şerhe ilişkin dava dinlenemez ve davaya zilyetliğin tespiti istemine yönelik olarak devam edilmesi gerekir. Ancak, taşınmazın 3. şahıs adına tapuya tescil edilmesinden sonra açılan şerhe yönelik davanın ise dinlenme olanağı bulunmamaktadır.
Tüm bu açıklamalar karşısında somut olay değerlendirildiğinde;
1- Çekişmeli 105 ada 9 parsel sayılı taşınmazın güncel tapu kaydının incelenmesinde; taşınmazın dava açıldıktan sonra 20.3.2015 tarihinde 6292 sayılı Yasa uyarınca satış suretiyle dava dışı.... adına kayden tescil edildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; tapu kayıt maliki...."ün yöntemince davaya dahil edilmesi için davacı ..."a süre ve imkan tanınması, usulünce taraf koşulu sağlandığı takdirde iddia ve savunmalar hep birlikte değerlendirilerek sonucuna göre ve şartları var ise zilyetliğin tespitine dair bir hüküm kurulması gerekirken tapu kayıt maliki davaya dahil edilmeden şerhe yönelik olarak hüküm kurulması isabetsizdir.
2- Çekişmeli 105 ada 8 parsel sayılı taşınmazın dava tarihinden önce 6292 sayılı Yasa uyarınca 6.4.2014 tarihinde dava dışı ....Albaş"a satılarak kayden bu kişi adına tescil edildiği anlaşılmakta olup, yukarıda gerekçesi ayrıntılı olarak açıklandığı üzere beyanlar hanesine şerh verilmesi istemli davanın dinlenme olanağı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği halde; esasa girilip, inceleme yapılarak taşınmazın tapu kaydına davacı ..."ın fiili kullanımında olduğunun şerhine karar verilmesi isabetsizdir.
3- Çekişmeli 105 ada 7 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazlarına gelince: ...aporunun krokisinde (A) ile maviye taralı olarak gösterilen bölümünde ..."ın; geriye kalan ve kırmızı ile boyalı 146.10 metrekarelik bölümünde ise diğer davacı .... fiili kullanımı bulunduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindeki bu tür davalarda; davacı tarafın taşınmazda fiili kullanımının olduğunun tapu maliki olan davalı Hazine"ye karşı da kanıtlaması gerekir. Bu nedenle tarafların iddia ve savunmaları ile ilgili tüm delillerinin toplanması, taşınmazlar başında mahalli bilirkişi, tespit bilirkişileri ve zilyetlik tanıklarının katılımı ile keşif yapılması, tarafların iddia ve savunmaları ile ilgili deliller değerlendirilip, taşınmazların kullanım durumu ve süresinin yöntemince belirlenmesi gerekirken fiili kullanıma dair yerel bilirkişi ve tanık beyanına başvurulmaksızın sadece davacıların yer göstermesine dayalı olarak yetersiz inceleme ve araştırma ile karar verilmiş olması da hatalıdır.
Kabule göre ise çekişme konusu olan hangi bölümün kimin kullanımında olduğunun davaya konu olan her bir parsel yönünden ayrı ayrı belirlenmesi ve her bir parsel yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken; tüm parselleri kapsayacak şekilde zilyetlik şerhi verilmiş olması dahi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden 105 ada 7, 8 ve 9 sayılı parsellerle ilgili hükmün BOZULMASINA, 20.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.