16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/17963 Karar No: 2016/10230 Karar Tarihi: 20.12.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/17963 Esas 2016/10230 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/17963 E. , 2016/10230 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında Necip Fazıl Mahallesi çalışma alanında bulunan 116 ada 10 parsel sayılı 204.77 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 15 yıldan beri ..."ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ...; taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın aynı taşınmaz hakkında Kadastro Mahkemesinde görülen 2013/44 Esas sayılı dava ile birleştirilmesine karar verilmiştir. Kadastro Mahkemesince asıl ve birleşen davaların reddi ile çekişmeli 116 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, birleşen dosyanın davacısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesinde Mahkemelerin görevinin ancak kanunla belirleneceği ve göreve ilişkin kuralların Kamu düzeninden olduğu açıkça vurgulanmıştır. Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Kadastro Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü değil; görev ilişkisidir. Bu haliyle, Asliye Hukuk Mahkemesince; Kadastro Mahkemesi’nin görevli olduğunun anlaşılması halinde HMK’nın 1. maddesi uyarınca görevsizlik kararı verilmesi, aynı Kanun’un 20. maddesi uyarınca süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulması halinde dava dosyasının görevli ve yetkili Kadastro Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekirken; Asliye Hukuk Mahkemesince davanın Kadastro Mahkemesinde görülen dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 20.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.