19. Hukuk Dairesi 2014/6137 E. , 2014/9100 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 39. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/06/2013
NUMARASI : 2011/223-2013/158
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalının 21.12.2009 tarihinde konsinye satış ve işletmecilik sözleşmesini imzaladığını, müvekkilinin yükümlüklerini yerine getirmesine rağmen davalının 22.10.2010 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, davalının sözleşme uyarınca işçilerin alacaklarının ödenmediğine ilişkin iddiasının yerinde olmadığını, aralarındaki işleyişe göre, müvekkilinin elektronik postaya göre işçilerin hak edişlerini içeren faturayı kesip, kargo ile davalıya göndermekte olduğunu, davalının da faturada belirtilen tutarı işçilere ödenmek üzere müvekkilinin banka hesabına havale ettiğini, işçilerin işçilik haklarının davalı tarafından karşılandığını, işçilerin alacağının davalıdan kaynaklanan sebeplerle geç ödendiğini, davalının işçileri teşvikiyle işçilerin istifa ettiklerini, sözleşmenin bitiş tarihinin 21.12.2011 tarihi olup devam etmesi halinde 14 aylık kazançlarının olacağını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 20.000-TL"nin ihtarname tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslahla talebini 32.192,07-TL" ye çıkarmıştır.
Davalı vekili, sözleşmenin haksız feshedilmediğini, müvekkili şirketin işçilik alacaklarını süresi içinde davacının banka hesabına havale etmesine rağmen davacı tarafça zamanında ödenmediğini, geç ödeme nedeniyle asıl işveren olan müvekkili şirketin de sorumluluğunun gündeme gelebileceğini, işçi alacaklarının davacı tarafça kesilen fatura tarihinden sadece 2 gün sonra müvekkilince ödenmiş olmasına rağmen, davacı tarafça maaş ödemelerinin bekletilip tam 10 gün sonra işçilerin hesaplarına geçecek şekilde ödendiğini, bu durumun işçilerin istifasına neden olduğunu, mağazanın işleyişinin durma noktasına geldiğini, haklı nedenle sözleşmenin feshedildiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davalının işçi maaşlarını yatırmasından sonra bu maaşların genellikle 1-2 gün içerisinde davacı tarafından işçilere ödendiği, sadece 08.09.2010 ve 08.10.2010 tarihlerinde, ilkinde 5 gün, ikincisinde 7 gün kadar gecikildiğinin görüldüğü, bu tarihten sonraki ilk ödemeyi de davalıdan para transferinin yapıldığı 05.11.2010 tarihinde aynı gün gerçekleştirildiğinin görüldüğü, 8-9 aylık bir süreç zarfında davalının işçi ücretlerini 2 kez yaklaşık 1 haftalık gecikme ile ödediğinin tespit edildiği, bunun dışında davacı tarafça ödemelerin düzenli yapıldığı, ekonomik koşullar değerlendirildiğinde sözleşmenin bu sebebe dayalı olarak davalı tarafça feshinin bu şartlar altında haklı olamayacağı kanaatine varıldığı, 2 yıllık olan sözleşmenin fesih tarihi ile normal sona erme tarihi değerlendirildiğinde davacının sözleşmenin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zararını talep edebileceği, bunun kar mahrumiyetini de kapsayacağı gerekçeleriyle, davanın kabulü ile 32.192,07-TL" nin ihtar tebliği olan 20.01.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm her iki taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu, tarafların iddia ve savunmalarını karşılayacak nitelikte olmadığı gibi, Yargıtay denetimine de elverişli bulunmayıp, hüküm kurmaya elverişli değildir. Rapora davacı ve davalı taraf ayrı ayrı itirazda bulunmuş, mahkemece tarafların iddia ve savunmaları ile bilirkişi raporuna itirazları doğrultusunda ek rapor veya 2. bir heyetten rapor alınarak karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.