20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8139 Karar No: 2016/8106 Karar Tarihi: 21.09.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/8139 Esas 2016/8106 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/8139 E. , 2016/8106 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki dava hakkında ... 6. Tüketici ile ... 13. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, sigorta tarafından ödenen tazminatın, rücuan tazmini amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. ... 6. Tüketici Mahkemesi, uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamında kalmadığı, her iki tarafın ticari tüzel kişi olduğu ve görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 13. Asliye Ticaret Mahkemesi ise davanın sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu dava gibi olduğu, sigorta şirketi tarafından halefiyet esasına göre açılan görülmekte olan davanın tüketici mahkemesinde sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında öncelikle görev açısından inceleme yapılmıştır. 6502 sayılı Kanunun 2. maddesinde her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaların bu Kanun kapsamında olduğu belirlendikten sonra, 3. maddesi ile buna yönelik tanımlar yapılmış olup, 3/1-l maddesinde açıkça tüketici işlemi tanımlanmış olup, buna göre "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta vekalet, bankacılık vb. sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemin" tüketici işlemi olarak tanımladığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; uyuşmazlık, sigorta şirketi tarafından benim evim sigorta sözleşmesi ile sigorta teminatı altına alınan dava dışı ..."a ait evin davalı firmaya ait buzdolabındaki kusur nedeniyle çıkan yangında zarar görmesi üzerine sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın bedeli ile ilgili olarak, sigorta şirketinin halefiyet hakkını kullanarak davalıdan rücuan tahsili istemi ile başlattığı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22.03.1944 tarih ve 37 E. - 9 K. R. G. 03.07.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı, sigorta şirketi, halefiyet ilkesi gereğince sigortalısının yerine dava açmış olup, sigortalının evinde kullanmak için buzdolabı satın aldığı, sigortalı ile davalı arasında, 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketici ilişkisi bulunduğu ve sigortalının tüketici olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 6. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/09/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.