20. Hukuk Dairesi 2016/8218 E. , 2016/8089 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... Sulh ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, derneğin tasfiyesi istemine ilişkindir.
... Sulh Hukuk Mahkemesi, sona eren derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesinde açıkça sulh mahkemesinin görevli olduğuna dair bir hüküm bulunmadığı, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine (münfesih hale düştüğüne) sulh mahkemesince karar verilebilecek olmasının tasfiyesinin de bu mahkemece yapılacağı anlamına gelmediği, tasfiye kararı verilmesinin görev alanı dışında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ise davalı olarak şeklen dernek üyeleri gösterilmiş olsa da ilgililer arasında bir çekişme bulunmadığı, davanın esasında çekişmesiz yargı işlerinden oluşu, yeni usul kanununda çekişmesiz yargı işlerine aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde sulh hukuk mahkemesinin bakacağına dair düzenleme bulunduğuna değinerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
5253 sayılı Dernekler Kanununun 15. maddesinde, feshedilen veya münfesih hale düşen derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesi tüzüklerinde gösterilen esaslara göre yapılacağı belirtilerek tasfiye hususunda dernek genel kurulu tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa yahut dernek mahkeme kararıyla feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve haklarının mahkeme kararıyla tasfiye edileceği açıklanmıştır. Derneklerin tasfiyesinin nasıl yapılacağı Dernekler Yönetmeliğinde ayrıntılı düzenlenmiş olup Yönetmeliğin 89. maddesinde, genel kurul kararı ile feshedilen veya kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi, tüzüğünde gösterilen esaslara göre yapılacağı, derneğin mahkeme kararı ile feshedilmesi halinde, derneğin bütün para, mal ve hakları, mahkeme kararıyla bulunduğu ildeki amacına en yakın ve kapatıldığı tarihte en fazla üyeye sahip derneğe devredileceği, bu derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesinin mahkeme kararında belirtilen esaslara göre yapılacağı ve tasfiyenin tamamlanmasını müteakip, durumun ilgili mülki idare amirliğine bildirileceği düzenlenmiştir. Dernekler Kanununda tasfiye konusunda hangi mahkemenin görevli olduğu açıkça gösterilmemiştir. Bu durumda görevli mahkeme genel hükümlere göre belirlenecektir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun görevin belirlenmesi ve niteliği başlıklı 1. maddesinde, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu hususun mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Aynı Kanunun 2. maddesinde ise şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu ve HMK"da ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğu hükme bağlanmıştır.
Somut olayda dava dilekçesinde, 04.05.2008 tarihinde fesih kararı alan "..."nin 05.05.2008 tarihli tasfiye kurulu tutanağı ile yapılan tasfiyesinin usulsüz olduğu, usulsüz tasfiyenin tespiti ile adı geçen derneğin tasfiyesi istenilmiştir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında, davanın şahıs varlığına ilişkin çekişmeli olarak açılan derneğin tasfiyesi istemine yönelik olması ve asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girmesi nedeniyle uyuşmazlığın ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/09/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.