11. Hukuk Dairesi 2014/3195 E. , 2015/1181 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24.09.2013 tarih ve 2010/752-2013/576 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 03.02.2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili şirketin ortağı iken şirket hesabından avans olarak toplam 213.618,56 TL çektiğini, talep edilmesine rağmen davalının borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin devamını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiline ödenen paranın avans olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının davacı şirket hesabından 213.618,56 TL para çekmesine rağmen borcu ödemediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalının davacı tarafında başlatılan takibe yapmış olduğu itirazın anılan bedel yönünden iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacı şirket tarafından davalı ortağa avans olarak verildiği iddia edilen paranın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davacı tarafından davalıya gönderilen havale bedellerinin borç olarak verildiği kabul edilerek yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş ise de, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2004/4-362 Esas, 2004/347 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; havale, hukuksal nitelik itibariyle bir ödeme vasıtasıdır. Yani, havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcut olup, bu yasal karinenin tersini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) ileri süren havaleci (muhil) ispat etmekle yükümlüdür.
Bu itibarla, mahkemece, davacı tarafından davalıya gönderilen havalelerin avans (borç) olarak verildiğinin ispatı için davacıya imkan sunmak ve neticesine göre bir karar vermek gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.