20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8483 Karar No: 2016/8080 Karar Tarihi: 20.09.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/8483 Esas 2016/8080 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/8483 E. , 2016/8080 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 1. Asliye Hukuk ve ... 3. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, 22.09.2014 tarihli dava dilekçesinde, apartman iç ve dış dekarosyon işlerinin yapılmasına ilişkin hizmet sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle başlattıkları takibe, davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın kaldırılmasını talep etmiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 3. Tüketici Mahkemesi tarafından ise tarafların tüketici sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca, bu Kanunun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla “Mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemi” kanun kapsamındadır. Kanunun 23/1. maddesi uyarınca, bu kanun kapsamından doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir. 4077 sayılı Kanunun 3. maddesinde tüketici, bir mal veya hizmeti, "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla” edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi; tüketici işlemi ise, "Mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukukî işlem” olarak tarif edilmiştir. Bu nedenlerle, mal veya hizmet alımına dair bir ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kabul edilebilmesi için, satıcı/sağlayıcı kişinin "Ticari veya mesleki amaçla hareket eden" bir kişi, mal veya hizmet alan kişinin ise ticari veya mesleki amaçla hareket "Etmeyen" bir kişi olması ve taraflar arasında sözleşme veya hukukî işlem bulunması gerekmektedir. Somut olayda, taraflar arasında, dekarosyon hizmeti alım sözleşmesi bulunmakta olup ihtilaf bu sözleşmeden kaynaklanmaktadır. Davacı, yukarıda yazılı tanımlara uygun olarak “Hizmet sağlayan” kişi; davalı ise hizmet satın alan ve hizmetten yararlanan kişi olması nedeniyle tüketicidir. Bu nedenle uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanunun 23/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/09/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.