Esas No: 2018/1964
Karar No: 2022/2221
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/1964 Esas 2022/2221 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından incelenen Gebze 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararında, üç sanığın uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan mahkum edildiği belirtiliyor. Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin iptal kararı ve 7242 sayılı yasa ile yapılan değişikliğin infaz aşamasında göz önünde bulundurulabileceği vurgulanıyor. Mahkeme, iki sanık için verilen mahkûmiyet hükümlerinin onanmasına karar verirken, diğer sanığın durumu yeniden değerlendirilmesi gerektiği sonucuna vardı. Ayrıca, zincirleme suça ilişkin TCK'nın 43. maddesi ile ilgili olarak cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin olması gerektiği gözetilmediği ve bir sanığın mahkûmiyetine yeterli, kuşku sınırlarını aşan kesin delil bulunmadığı için hükümlerin bozulması gerektiği belirtildi. Detaylı kanun maddeleri şöyle: TCK 53. madde - Hak yoksunlukları, TCK 62. madde - Hükmün açıklanması. TCK 188/3 - Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti. TCK 43/1 - Zincirleme suçlar açısından.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : GEBZE 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Anayasa Mahkemesinin, TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararının ve 7242 sayılı Yasa ile yapılan değişikliğin, infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilmiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısı ile sanıklar müdafileri ve sanıklar ... ve ...’in yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık hakkında TCK'nın 188/3 maddesi uyarınca hükmolunan 5 yıl hapis cezasından, TCK'nın 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken “4 yıl 2 ay” hapis cezası yerine “4 yıl 2 ay 15 gün” hapis cezası hesaplanarak fazla ceza tayini,
2- TCK'nın 53. maddesinin uygulanması açısından, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 7242 sayılı Kanun kapsamında yapılan değişiklikler göz önüne alınarak, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu durumun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1- Hükmün TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafında yer alan "15 gün” ibaresinin çıkarılması,
2- TCK’nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine “Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli iptal kararı ve 7242 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikler sonrası oluşan duruma göre, sanık hakkında TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına,” ibarelerinin yazılması, suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
C) Sanık ... hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, 27/04/2012 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın 27/04/2012 tarihli eylemi nedeniyle “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçu sabit ise de; zincirleme suça ilişkin TCK'nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, 09/05/2012 tarihli tutanağa göre kullanıcı sanık ...’ın üst araması yapılarak cüzdanının arasına sıkıştırılmış halde uyuşturucu maddenin ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında, suç tarihi itibarıyla arama kararı bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 43/1. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- TCK'nın 53. maddesinin uygulanması açısından, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 7242 sayılı Kanun kapsamında yapılan değişiklikler göz önüne alınarak, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafıinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
D) Sanık ... hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanığın savunmalarının aksine, kullanıcı sanık ...’da ele geçen uyuşturucu maddeyi sattığına dair, kullanıcı sanık ...’un sonradan döndüğü kolluktaki müdafisiz beyanı dışında mahkûmiyetine yeterli, kuşku sınırlarını aşan kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA,
28.02.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.