6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/4166 Esas 2018/300 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4166
Karar No: 2018/300
Karar Tarihi: 17.01.2018

6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/4166 Esas 2018/300 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve temyiz isteğinin reddedildiği belirtilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda, suçun sanık tarafından işlendiğinin kanıtlandığı ve yargılama sürecinin uygun şekilde yürütüldüğü ifade edilmiştir. Ancak, suç tarihinden önce yapılan kanun değişiklikleri nedeniyle hükmün infaz yetkisini kısıtlama konusunda eksiklikler içerdiği belirlenmiş ve bu nedenle hüküm bozulmuştur. Bozma sebebi olarak da, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi gösterilmiştir.
Kanun MAddeleri:
- 6831 Sayılı Kanun
- 5739 Sayılı Kanun'un 5. maddesi
- 5237 Sayılı TCK'nın 50/6. madde ve fıkrası
- 5275 Sayılı Kanun'un 106. maddesi (4 ve 9. fıkraları) ve 10. fıkrası
- 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi
19. Ceza Dairesi         2017/4166 E.  ,  2018/300 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    Suç tarihinden önce 01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun"un 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK"nın 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı Kanun"un 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ""hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Savcılığınca yapılan tebligata rağmen 30 gün içinde seçenek yaptırımın gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde hapse çevrileceğinin"" belirtilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hükmün 7. paragrafının hükümden çıkartılması suretiyle, başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.