15. Ceza Dairesi 2017/1615 E. , 2018/2751 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK’nın 204/1, 43, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK’nın 158/1-f, 43, 62/1, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırııcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçu bakımından son suçun işlendiği 09.03.2006 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCKnın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılması gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye daynılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE;
2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Sanık ...’nin 01.03.2006 tarihinde müştekinin iş yerine giderek kendisini... olarak tanıttığı, katılandan 3.000 TL karşılığı taban tahtası satın aldığı, karşılığında ticaret sicilinde kaydı bulunmayan sahte .... Gıda ve Züccaciye San. Tic şirketi kaşesiyle kaşelenmiş ve keşide edilmiş 30.03.2006 vade tarihli 3.000 TL bedelli sahte bonoyu verdiği, araçla taşıtarak elden çıkardığı, bilahere sanığın katılandan 3.000 TL karşılığı yeniden taban tahtası almak istediği ancak bu aşamada bilinmeyen bir kişinin kendisinin dolandırıldığı yolunda telefonla uyarması üzerine sanıktan alışveriş karşılığında çek istediği, sanığın bu aşamada suça konu bono ile birlikte 10.04.2006 tarih ve .... seri numaralı 8.600 TL bedelli çeki verdiği, katılanın çeki araştırıp malı öyle teslim edeceğini belirterek sanık ...’nin malı almak üzere gönderdiği .... plakalı araç ve şoförünü göndermesi üzerine, kimliği belirsiz iki kişinin gelerek katılandan çeki istediği, katılanın çeki vermediği, bu şahısların geldikleri .... plakalı araçla müştekiye ait iş yeri yakınında beklemeye başlamaları üzerine katılanın polis çağırdığı, sanık ...’nin olay yerinde yakalandığıi hakkında işlem yapılmasını önlemek amacıyla alışverişi doğrulayıp, kendi adına katılana bono vermeye kalkıştığı, ancak bonoda soyadını kasten yanlış yazdığının iddia edildiği olayda;
Sanığın katılandan aldığı 3.000 TL’lik mal karşılığında verdiği ve sahte ... Gıda ve Züccaciye San. Tic şirketi kaşesiyle kaşelenmiş bono üzerinde düzenleme tarihi bulunmadığı ve senedin bono vasfı taşımadığı, sanığın adi senedi vermek suretiyle mal aldığı eyleminin basit dolandırıcılık suçunun tamamlanmış halini oluşturduğu, yine sanığın suça konu sahte düzenlenmiş çeki vermek suretiyle katılandan tekrar mal almaya teşebbüs ettiği ancak mal alamadığı eyleminin banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçuna teşebbüs niteliğinde olduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2012/13-1543 E, 2013/257 K sayılı 21.05.2013 tarihli kararında da belirtildiği üzere ‘failin işlediği suçlar aynı nitelikte ise; örneğin her biri suçun basit veya nitelikli hali ise burada ceza bu basit veya nitelikli hal üzerinden belirlenecektir. Failin işlediği suçlardan bir kısmı suçun basit, bir kısmı da nitelikli hali ise; nitelikli hal daha fazla ceza verilmesini gerektiren bir nitelikli hal ise; ceza bunun üzerinden belirlenmeli, ancak nitelikli hal suçun basit şekline göre daha az ceza verilmesini gerektiren bir hal ise; ceza suçun basit şekli üzerinden belirlenmelidir.
Suçlardan birinin tamamlanmış diğerinin teşebbüs aşamasında kalması durumunda şayet suçlar aynı nitelikte ise; örneğin ikisi de suçun basit şekli ise; tamamlanmış suçtan hüküm kurulmalıdır.Tamamlanmış olan eylem suçun basit halini,teşebbüs aşamasında kalmış eylem suçun nitelikli halini oluşturuyorsa bu durumda her bir suç için ayrı ayrı uygulama yapılarak sonucuna göre hangi suç daha ağır cezayı gerektiriyorsa o suç üzerinden zincirleme suç hükümleri uygulanmalıdır’kararı doğrultusunda mahkeme tarafından zincirleme suç hükümlerinin uygulanması açısından esas alınacak suçun daha fazla cezayı gerektiren halinin her bir suç ile ilgili ayrı ayrı uygulama yapılıp ve sonuçlarının karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup,sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 18/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.