11. Hukuk Dairesi 2014/15569 E. , 2015/1149 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 24/06/2014 tarih ve 2014/146-2014/155 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... (..."den borcu üstlenen sıfatıyla) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin ..."de mevduat hesabı olduğunu, banka personelinin aldatması ve kasti yönlendirmesi ile paralarını off-shore hesabına yatırdıklarını, ancak paranın hiçbir zaman off-shore hesabına gitmeyip, ...."nin uhdesinde kaldığını, mudilerin banka personelinin hileli yönlendirmesiyle akdin icrasına neden olunduğu için akdin geçerli olmadığını, müvekkillerinin paralarının tahsili için Kıbrıs"ta dava açtıklarını aciz vesikalarını ibraz edeceklerini, ileri sürerek müvekkili ... için 17.656 TL"nin, müvekkili .... için 2.120 TL"nin 20.12.1999 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili, davacıların ayrı hesap açıp ayrı havale işlemleri yaptırdıklarını, bu nedenle davanın davacılar açısından tefriki gerektiğini, davalı banka ile offshore bankasının farklı tüzel kişilikler olduğunu, aralarında organik bağ bulunmadığını, davanın zaman aşımına uğradığını, davacıların kendi iradesi ile off shore bankasını tercih etmiş olup sorumluluğun kendilerine ait olduğunu, talep edilen faiz miktarının fahiş olup yatırılan paranın vadesiz hesapta olduğu gözetilerek uygulanacak faiz oranının vadesiz hesaplara uygulanan faiz oranı olması gerektiğini, faiz başlangıç tarihinin ise dava tarihi olması gerektiğini, savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Davalı Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu vekili, davalılar ...., ....., ... ve .... vekili ve Müflis ... İflas İdaresi Memurları ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiş, bir kısmına ise dava dilekçesi tebliğ edilememiştir.
Mahkemece, bir kısım davalılar hakkında davanın açılmamış sayılmasına, bir kısım davalılar aleyhine açılan davanın atiye terk edilmesi nedeniyle hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına ve davalı banka ve borcu üstlenen ... yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 16.09.2013 tarih, 2012/17456 E. 2013/15686 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, dosyaya eklenen belgelere göre off shore bankasını aciz içinde olduğu, off shore bankasına gönderilen paraların aslında fiilen aktarılmadığı, ..."nin hakim ortaklarına ait bir kısım şirketlerde kredi olarak verilmek suretiyle kullandırıldığı, bankanın müşterilerini bu durumu bilerek yönlendirdiği, dava konusu bedelin tahsil edilememesinden davalı bankanın sorumlu olduğu, davacı ..."in hesabında 27.10.1999 tarihi itibariyle 16.324,21 TL bulunduğu gerekçesi ile davacı ... ile diğer davalılara yönelik olarak verilen ilk karar kesinleşmiş olmakla yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davacı ...."in 16.324,21 TL alacağının 27.10.1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile davalı banka adına borcu üstlenen ..."den tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... (..."den borcu üstlenen sıfatıyla) vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... (..."den borcu üstlenen sıfatıyla) vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Ancak, davacı dava dilekçesinde alacağın 20/12/1999 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte tahsilini istemiş, mahkemece alacağın 27/10/1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Bu durumda, avans faizini aşmayacak şekilde ve taleple bağlı kalınarak 20/12/1999 tarihinden itibaren ticari reeskont faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... (..."den borcu üstlenen sıfatıyla) vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... (..."den borcu üstlenen sıfatıyla) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın hüküm fıkrasının 2 nolu bendindeki “27/10/1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi"" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “20/12/1999 tarihinden itibaren avans faizini aşmayacak şekilde ticari reeskont faizi” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve kararın düzeltilmiş bu durumu ile ONANMASINA, 03/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.