19. Hukuk Dairesi 2014/5443 E. , 2014/9047 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; davalının taraflar arasındaki ""Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Tüplü Bayiliği Sözleşmesi""ne aykırı davranışı nedeniyle müvekkilince sözleşmenin feshedildiğini ve haklı fesih nedeniyle müvekkilinin iade edilmeyen tüplere ilişkin cezai şart, mahrum kalınan kar kaybı ve sözleşmenin haksız feshi nedeniyle cezai şart olmak üzere toplam 107.415,12-TL alacak için dava hakkının doğduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 7.500-TL"nin fesih ihtarnamesinin tebliği tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 10.12.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile şimdilik iade edilmeyen tüplere ilişkin cezai şart için 1.880-TL, haksız fesih nedeniyle cezai şarta ilişkin 10.000-TL ve kar mahrumiyetine ilişkin 13.120-TL olmak üzere toplam 25.000-TL"nin temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi süresinden sonra verdiği 28.12.2010 tarihli cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.
Davalı vekili 21.02.2011 tarihli dilekçesinde; müvekkili şirketin davacıdan önce 20.04.2007 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, bu nedenle öncelikle müvekkilinin fesih bildiriminin haklı olup olmadığının incelenmesi gerektiğini, davacı tarafın aktin haksız feshine değil, akde aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshedildiği iddiasına dayanarak cezai şart isteminde bulunması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, cezai şarta hükmedilmesi durumunda da tenkise tabi tutulması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği sonucuna varıldığı ve buna göre davacının tüplerin iade edilmemesinden kaynaklanan cezai şart miktarı olarak 1.880-TL, kar mahrumiyeti nedeniyle 78.992,88-TL, haksız feshinden kaynaklanan cezai şart miktarı olarak da 29.891-TL talep edebileceği, davalı şirketin 2007 yılı bilançosuna göre 109.474,04-TL öz kaynağa sahip olduğu ve ödenmiş sermayesini aktiflerin kaydi değerleri üzerinden koruduğu, davalının diğer ticari faaliyetleri gözönüne alınmaksızın sadece bayilik ilişkisi kapsamında davacı ile gerçekleştirdiği ticari faaliyet kapsam ve miktarları dikkate alındığında cezai şart miktarlarının ekonomik açıdan mahvı sonucunu doğuracak büyüklükte olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının talebi dikkate alınarak tüplerin iade edilmemesinden kaynaklanan cezai şart miktarı olan 1.880-TL, kâr mahrumiyetinden kaynaklanan 13.120-TL, haksız fesihden kaynaklanan cezai şart miktarı olan 10.000-TL olmak üzere toplam 25.000-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, kâr mahrumiyeti ve haksız fesihten kaynaklanan cezai şart alacakları konusundaki davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacının akdi feshinde haklı olduğunun anlaşılması ile sözleşmenin uygulanmayan kısmı için hükmolunan cezai şartın fahiş olmadığının anlaşılmasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 12.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.