11. Hukuk Dairesi 2014/16031 E. , 2015/1133 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/04/2014 tarih ve 2011/261-2014/155 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı ..."ye ait emtianın taşınması hususunda müvekkili ile ...."in anlaştığını, ancak taşımanın fiili ve alt taşıyıcı olarak davalı tarafından gerçekleştirildiğini, davalı tarafından bir kısım malzemenin hasarlı olarak alıcısına teslim edildiğini, taşıtanın sigortacısı tarafından sigortalıya ödeme yapılmasının akabinde müvekkili aleyhine açılan davada davalının tam kusurlu olduğunun tespiti ile müvekkili aleyhine hüküm kurulduğunu, icra takibi neticesi 23.066,81 TL olarak sigorta şirketine ödeme yapıldığını, hasarın doğumunda tam kusurlu olan davalının sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek 19.750,22 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı aleyhine hüküm kurulan davanın müvekkiline ihbar edilmediğini, yüklemenin müvekkilince yapılmadığını, ithalat yüklerinde sürücünün yükleme alanına alınmadığını, bu itibarla müvekkiline kusur atfedilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, yükleme ve istifleme alıcı ya da gönderene ait olduğunda dahi taşıyıcının nezaret yükümünün bulunduğu, somut olayda gönderen tarafından yüklenen emtianın gereği gibi sabitlenmediğinin ve taşıma esnasında mutat sallanmalarla zarar görebileceğinin sürücü tarafından basit bir değerlendirmeyle öngörülerek gerekli uyarıların yapılması, bu hususta çekince koyulması gerektiği, bu yükümünü ihlal eden davalı taşıyıcının %40 oranında kusurlu olduğu, davacının aleyhine yapılan takipteki masrafları ise isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6,086.90 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 312,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, istek halinde aşağıda yazılı 76,30 TL harcın temyiz eden davacıya iadesine, 02.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.