Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/12596 Esas 2010/162 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/12596
Karar No: 2010/162

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/12596 Esas 2010/162 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2009/12596 E.  ,  2010/162 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,
    TARİHİ : 01/12/2008
    NUMARASI : 2003/311-2008/501

    Taraflar arasında görülen davada;Davacı, mülkiyeti idareye ait 9354 ada 3 parsel sayılı taşınmaza, davalının ağaç dikmek ve bina yapmak suretiyle müdahale etiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur.
    Davalı, yargılamaya katılmadığı gibi yanıt ta vermemiştir.
    Mahkemece, davalının 4916 Sayılı Yasa kapsamında başvurusunun bulunduğu gerekçesiyle el atmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin reddine, yargılama sırasında ecrimisil bedellerinin ödendiği gerekçesiyle de ecrimisil yönünden esasa ilişkin hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
    Karar, davacı Vakıflar İdaresi tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .... raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.   
    Dava, çaplı   taşınmaza  elatmanın  önlenmesi, yıkım ve  ecrimisil  isteklerine  ilişkindir.
    Mahkemece, ecrimisil  isteği yönünden  karar verilmesine  yer  olmadığına, elatmanın  önlenmesi ve yıkıma  yönelik  isteklerin ise  reddine  karar  verilmiştir.
    Dosya  içeriği ve  toplanan  delillerden, çekişme  konusu  taşınmazın  kayden  vakfına  ait  olduğu,  davalının  taşınmazda   kayıttan ve  mülkiyetten  kaynaklanan  bir hakkının   olmadığı ancak, taşınmaz üzerinde  haklı ve  geçerli   bir nedeni  olmamasına  karşın  yapılanmak suretiyle  tasarrufta  bulunduğu  anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmeli ki, 4916  Sayılı Yasanın 35.  maddesi  ile  vakfa  ait  taşınmazların  kiracıları  bakımından  taşınmazla   ilgili  olarak   bazı  düzenlemeler  getirilerek  idare  ile  kiracılık   ilişkisi  kurulması  yönünden  davalılar  yararına  bazı  imkanlar  tanınmıştır. Bu  kapsamda  davalı, davacı  idareye  müracaat  ederek  kira  ilişkisi   kurulmasını  istemişse  de  anılan  isteğin  idarece   benimsenmediği  dosya  kapsamıyla  sabittir. Davalının, yasadan  yararlanmak  iradesiyle idareye başvuruda  bulunmuş olması, taşınmazı  kullanması  bakımından  hukuken  haklı  ve  geçerli  bir neden   olarak  kabul edilemez. Ayrıca, idarenin  kira   ilişkisine   yanaşmamasından  kaynaklı  hak  iddia  edilmesi  halinde  kişiler, öne  sürdükleri  haklarını, kuşkusuz  idari  yargıda  açacakları  dava ile   arayabileceklerdir.                                             Bu  işleyiş  tarzı  içerisinde, davalı  tarafından  taşınmazın  kullanılmasının, korunması gerekli  hukuki  bir  dayanağa bağlı  olduğunu söyleyebilme   olanağı  bulunmamaktadır.
    Hal böyle  olunca,  elatmanın  önlenmesi ve yıkım  isteklerinin  kabulüne  karar  verilmesi  gerekirken  bu  istekler  yönünden  davanın  reddine  karar  verilmiş  olması  doğru değildir..
    Davacının temyiz  itirazları  yerindedir. Kabulü  ile  hükmün  açıklanan  nedenlerden   ötürü HUMK"nun 428. maddesi  gereğince BOZULMASINA, alınan  peşin harcın temyiz edene  geri  verilmesine, 18.01.2010  tarihinde  oybirliğiyle  karar  verildi.

     

     

     

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.