Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1472
Karar No: 2020/1999
Karar Tarihi: 20.02.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/1472 Esas 2020/1999 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2019/1472 E.  ,  2020/1999 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine 14/06/2012 gününde ve birleştirilen dosya davacısı vekili tarafından birleşen dosya davalısı aleyhine 04/09/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25/12/2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    KARAR
    Dava, mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir.
    Davacılar vekili ve birleştirilen dosya davacısı, 23/02/2011 tarihinde ölen müvekkillerinin mirasbırakanı ..."in terekesinin borca batık olduğunu beyanla mirasın hükmen reddini istemiştir.
    Davalı ve birleştirilen dosya davalısı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Davacılar vekilinin temyizi üzerine hüküm, Dairemizin 2015/14004 Esas, 2015/11159 Karar sayılı 03/12/2015 tarihli ilamıyla bozulmuştur.
    Mahkeme dairemizin bozma ilamına uymuş ve yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar vermiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca TMK"nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur.
    Somut olayda, davacılar ..., ..., ... ve ... vekilinin mirasın reddine ilişkin vekaletnamesinde özel yetki bulunmamasına rağmen bu eksiklik tamamlatılmadan yargılamaya devam edilmesi de doğru görülmemiştir.
    Öte yandan, bankalara yazılmak sureti ile tereke araştırması yapılması gibi hususlarda eksik araştırma nedeni ile önceki karar, Dairemizin 2015/14004 Esas, 2015/11159 Karar sayılı 03/12/2015 tarihli ilamıyla bozulmuş olmasına karşın bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmemiş olması ve mirasbırakanın ölüm tarihi itibari ile bankalardan mirasbırakanın hesap, borç ve hesap hareketi bilgilerinin araştırılmamış olması doğru görülmemiştir.
    Ayrıca, dosyada kolluk tutanağında mirasbırakanın... Caddesinde bulunan ve babasından kalan tek katlı kerpiç evinin tespit edilmiş olmasına karşın bu taşınmazın araştırılmamış olması da doğru değildir.
    Belirtilen eksiklikler giderilmeksizin karar verilmiş olması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    20.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi