3. Hukuk Dairesi 2021/446 E. , 2021/7678 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının 07/09/2007 tarihinden 15/02/2011 tarihine kadar gerçekleştirdiği çeşitli teftişler sonrasında ameliyat endikasyonu olmadığı halde hastalara cerrahi müdahalelerde bulunulduğu, ameliyat endikasyonu olan hastalarda cerrahi müdahale esnasında gereksiz malzeme kullanıldığı, ameliyat endikasyonu olan hastalarda cerrahi müdahale esnasında piyasada daha ucuzu olduğu halde pahalı malzeme kullanıldığı, hastalara yapılan tetkiklerin bazılarının gereksiz olduğu, hastalara gereğinden fazla oranlarda faturalar düzenlendiği gibi gerekçelerle toplamda 733.536,94 TL kesinti yaptığını ancak bu kesintinin haksız olduğu için iadesini istemiştir.
Davalı; davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine; Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin, 10/07/2013 tarihli, 2013/3607 esas, 2013/19267 karar sayılı ilamıyla "...sözleşmenin icra olunacağı yer ... olduğundan davanın açıldığı ... Asliye Hukuk Mahkemesi bu davaya bakmaya görevli ve yetkilidir. Davanın açıldığı tarihte henüz yürürlükte olmadığından 6100 sayılı yasanın yetkiyle ilgili düzenlemeleri uygulanamaz. Öyle olunca, mahkemece değinilen bu yönler gözetilerek işin esasına girilip, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir" gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyulduğu belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile 708.252,26-tl davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine; Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin, 16/01/2020 tarihli, 2018/1371 esas 2020/235 karar sayılı ilamıyla "...mahkemece gerekçeli kararın hüküm fıkrasında davanın kısmen kabulü ile 708.252,26 TL davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği halde 23/01/2018 tarihli düzeltme kararı ile hüküm fırkasının 1. bendinin "708.252,26 TL davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, 708.252,26 TL"nin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine..." şeklinde düzeltilmesine karar verildiği, bu suretle hükmün değiştirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, verilen düzeltme kararı dosya içeriği ve karar gerekçesi itibariyle HMK 304. maddesinde tanımlanan yazı ve hesap hatası ve benzeri açık bir hata olarak değerlendirilmesi mümkün olmadığından ve yukarıda açıklandığı üzere tavzih kararıyla tarafların hak ve borçlarında değişikliğe gidilemeyeceğinden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır." gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyulduğu belirtilerek, alınan bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile 708.252,26 TL davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı SGK Başkanlığı"nın, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu"nun 36. maddesi hükmüne göre harçtan muaf olması nedeniyle 177,50 TL keşif harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün, HUMK"nun 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle hükmün 5. fıkrasında yer alan "ve 177,50 TL keşif harcının tamamının" ifadesinin çıkartılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/07/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.