
Esas No: 2016/14606
Karar No: 2016/10107
Karar Tarihi: 15.12.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/14606 Esas 2016/10107 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucu ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 161 ada 311 parsel sayılı 15.025,25 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına oluştuğu kabul edilerek karar verilmiş ise de; değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Çekişmeli 161 ada 311 parsel sayılı taşınmazın batı sınırında mera parseli bulunmaktadır. Mahkemece yapılan keşifte hazır bulunan ziraat bilirkişisi ve fen bilirkişi raporlarında, dava konusu taşınmazın uzun yıllardan beri tarım arazisi olarak kullanılmadığı, üzerinde kültür bitkisi olmayıp tek ve çok yıllık bozkır bitki örtüsü ile kaplı olduğu ve sabit sınırının bulunmadığı belirtilmiştir. Bilirkişi raporlarına ekli fotoğraflardan da çekişmeli taşınmaz ile mera parseli arasında sabit sınır ve ayırıcı unsur bulunmadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, yargılama aşamasında dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına göre; çekişmeli taşınmaz 25-30 yıldan beri kullanılmamakta olup sahibi de bilinmemektedir. Hal böyle olunca, mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 15.12.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.